Berlin'de Avrupa'nın en büyük uluslararası ulaşım teknolojileri, sistemleri ve araçları fuarı InnoTrans'ta Türk şirketlerini desteklemek için bulunan Uraloğlu, Türkiye'nin Berlin Büyükelçiliği'nde gazetecilere açıklama yaptı.Uraloğlu, Türkiye'nin Berlin Büyükelçisi Ahmet Başar Şen ile sivil toplum kuruluşları ve iş insanlarıyla bir araya gelip sorunlarını dinlediklerini ifade ederek, "Hasbihal ettik, bize iletmek istediklerini dinledik. Türkiye'den kendilerine selam getirdik. Fuar bizim için kıymetli. Türkiye'den bu fuara 64 firmamızın katıldığını özellikle söylemek isterim." dedi.Farklı ülkelerden firmaların ürünlerini sergilediği fuarda, sektördeki son gelişmeleri Türk firmalarıyla yerinde takip edeceklerini kaydeden Uraloğlu, Türkiye'nin raylı sistemlerle ilgili birçok iş yaptığını anlattı."Bundan sonra da yapmaya devam edecek. Orta koridorda bulunan bir ülkeyiz." diyen Uraloğlu, şöyle konuştu:"Demir yolunun artık çok daha yoğun olacağı bir coğrafyadayız. Tabii bu karbon ayak izi noktasında Avrupa Birliği'nin, özellikle sadece hangi ülkeden nasıl geldiğine değil, o ülkeye nasıl geldiğine kadar karbon ayak izini takip edeceğini biliyoruz. Biz de bu anlamda kendi müktesebatımızı buna göre düzenliyoruz, yeniliyoruz. Biz de 2053 net sıfır karbon hedefiyle, söylemiyle yola çıktık. Ona göre ülkemizdeki yatırımlarımızı şekillendiriyoruz."Bakan Uraloğlu, kuzey ve orta koridorlar başta olmak üzere Türkiye'nin ticaret yollarının merkezinde yer aldığını, yatırımları bu bilinçle ve uluslararası koridor perspektifiyle ele aldıklarını dile getirdi.
"Kuzey Koridor"un geçtiği bölgede Rusya-Ukrayna savaşının olduğunu hatırlatan Uraloğlu, şöyle devam etti:"Orta Koridor ülkemizden geçiyor. Bakü-Tiflis-Kars ile beraber bağladık. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile bu bağlantıyı güçlendireceğiz mutlaka. Filistin'de olan savaştan dolayı Basra Körfezi ve Süveyş Kanalı'nı kullanan gemiler yüzde 30 civarına düşmüş. Bunlar Ümit Burnu'ndan dolaşıyorlar ve Çin'den kalkan bir gemi Ümit Burnu'ndan 45 günde Londra'ya ulaşabiliyor. Avrupa'nın farklı yerlerine, farklı zamanlarda ulaşıyor. Dolayısıyla ilerleyen zamanda alternatiflerin olması gerek. Biz elbette bu sıkıntıları bir Filistin özelini düşünerek söylemiyorum ama bakın 35 günde Süveyş Kanalı'ndan gelen 45 günde geliyor. 1200 kilometrelik demir yolu ve otoyol ile Türkiye'yi Basra Körfezi'ndeki Faw Limanı'na bağlayacak Kalkınma Yolu Projesi'ni konuşuyoruz. Dört ülke olarak orada masadayız. Irak, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar... Türkiye olarak elbette masadayız. Projeler bitti finansmanı konuşuyoruz. Geçtiğimiz ay Bakanlar Konseyi toplantısını da gerçekleştirmiş olduk. Dolayısıyla proje kendi süreci içerisinde devam ediyor. 'Hani 2025'te yapım çalışmalarına başlayabilir miyiz?' Bunu zorluyoruz ama sadece bir demir yolu değil, aynı zamanda otoyol, aynı zamanda enerji güzergahlarını da barındıracak bir koridor üzerinde çalışıyoruz. Bu da ülkemize ve ülkemiz üzerinden Avrupa'ya ciddi katkılar sağlayacaktır diye düşünüyoruz. Özellikle Dünya Bankası'nın ve Avrupa Birliği'nin son zamanlarda bu projeye yoğun ilgisinin olduğunu da söyleyebilirim."
"Kuzey Koridor"un geçtiği bölgede Rusya-Ukrayna savaşının olduğunu hatırlatan Uraloğlu, şöyle devam etti:"Orta Koridor ülkemizden geçiyor. Bakü-Tiflis-Kars ile beraber bağladık. Yavuz Sultan Selim Köprüsü ile bu bağlantıyı güçlendireceğiz mutlaka. Filistin'de olan savaştan dolayı Basra Körfezi ve Süveyş Kanalı'nı kullanan gemiler yüzde 30 civarına düşmüş. Bunlar Ümit Burnu'ndan dolaşıyorlar ve Çin'den kalkan bir gemi Ümit Burnu'ndan 45 günde Londra'ya ulaşabiliyor. Avrupa'nın farklı yerlerine, farklı zamanlarda ulaşıyor. Dolayısıyla ilerleyen zamanda alternatiflerin olması gerek. Biz elbette bu sıkıntıları bir Filistin özelini düşünerek söylemiyorum ama bakın 35 günde Süveyş Kanalı'ndan gelen 45 günde geliyor. 1200 kilometrelik demir yolu ve otoyol ile Türkiye'yi Basra Körfezi'ndeki Faw Limanı'na bağlayacak Kalkınma Yolu Projesi'ni konuşuyoruz. Dört ülke olarak orada masadayız. Irak, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar... Türkiye olarak elbette masadayız. Projeler bitti finansmanı konuşuyoruz. Geçtiğimiz ay Bakanlar Konseyi toplantısını da gerçekleştirmiş olduk. Dolayısıyla proje kendi süreci içerisinde devam ediyor. 'Hani 2025'te yapım çalışmalarına başlayabilir miyiz?' Bunu zorluyoruz ama sadece bir demir yolu değil, aynı zamanda otoyol, aynı zamanda enerji güzergahlarını da barındıracak bir koridor üzerinde çalışıyoruz. Bu da ülkemize ve ülkemiz üzerinden Avrupa'ya ciddi katkılar sağlayacaktır diye düşünüyoruz. Özellikle Dünya Bankası'nın ve Avrupa Birliği'nin son zamanlarda bu projeye yoğun ilgisinin olduğunu da söyleyebilirim."