"Dünyanın birçok ülkesine tahıllarının ulaşmasına aracılık ettik"
Petrol ve doğal gazın stratejik emtialar olduğuna vurgu yapan Bakan Dönmez, “Dünyanın en büyük rezervine sahip olabilirsiniz ama sattırmazlar. Pazara erişemezsiniz. Bazen de dünyanın en zengini olabilirsiniz ama o ürünlere erişemeyebilirsiniz. Böyle bir durumda Türkiye, akıllı dış politikayla bu sorunların büyük bir kısmını yaşamadan atlatıyor. Gıda krizi gündeme gelmişti. Gıdada tahıl koridorunu açmak suretiyle hem kendi risklerimizi minimize ettik hem de dünyanın birçok ülkesine tahıllarının ulaşmasına da aracılık ettik” diye konuştu.Türkiye’ye komşu ülkelerin, Türkiye’den doğal gaz ve elektrik talebinde bulunduğunu söyleyen Bakan Dönmez, “Avrupa, Rus gazına ve petrolüne bağımlılığı azaltmak adına ciddi tedbirler aldı. Bu yıl bu rakam 50 milyar metreküpün altında gerçekleşecek. Bu açığı kapatmak için de en esnek çözüm olan LNG (sıvılaştırılmış doğal gazın) peşine düştü. Portföyümüzde yüzde 20’ler mertebesinde LNG alıyoruz. Fakat ekonominin toparlanmasına paralel olarak artan gaz talebini karşılayabilmek için boru hatlarının kapasitesi belli fiziki kapasitesi orada artışlar sınırlı. Ama LNG terminallerimiz sayesinde bir esnekliğimiz vardı doğal olarak enerji kaynaklarına biz de yönelmiş olduk” ifadelerini kullandı.“Her şey dahil Avrupa’nın en ucuz doğal gaz kullanan ülkesi durumdayız”Doğal gaz fiyatlarında hacmi en büyük olan piyasanın Title Transfer Facility (TTF) olduğunu hatırlatan Dönmez, "TTF’de fiyatlar 120 dolarlardan ağustos ayında 3 bin 300’ü aşan dolarlara yükseldi. Ama bir miktar gevşeme var. Biz buna rağmen gerek geçtiğimiz yıl ve bu yıl aldığımız tedbirlerle vatandaşımıza en az oranda aktaran ülkelerden birisiyiz. Birçok Avrupa ülkesi sübvansiyon yapmaya çalışıyor. Ama ciddi faturalar karşısına çıkıyor. Ekim ayı itibariyle Avrupa’da başkentlerdeki kullanılan doğal gazın hane halkı fiyatlarını sizlerle paylaşmak isterim. Hollanda'da bin metreküp gaza 81 lira 25 kuruş ödeniyor. İtalya 58 lira 24 kuruş. Almanya 41 lira 42 kuruş. Komşumuz Bulgaristan 31 lira 53 kuruş. Biz Avrupa’da AB üyesi olmayanları da dikkate aldığımızda 5 lira 72 kuruş ile her şey dahil Avrupa’nın en ucuz doğal gaz kullanan ülkesi durumdayız" dedi.
“Asgari ücretli bir vatandaşımız 100 metreküp bir doğal gaz için yüzde 8,8’ini ödüyor”
Dönmez, elektrik ve doğal gazda hükümet açısından yapılan alım gücü kıyaslamalarının gerçeği yansıtmadığı iddialarına ilişkin, “Örneğin elektrikte her ülkenin asgari ücretini dikkate alarak -brüt asgari ücreti- ele alalım. Bakın bizden daha düşük olanlar da var. Onları da söyleyeceğim. Lüksemburg’da hakikaten asgari ücretin yüzde 2’sini ödüyor elektrikte. Türkiye yüzde 5,4’ünü ödüyor. Polonya yüzde 5.8’i, Almanya 7.2’i. Yani biz burada 24 ülke içerisinde de 10’uncuyuz. Doğal gazda da konutlarda aylık 100 metreküpü baz aldığımızda bizden ucuz Macaristan, Slovakya, Lüksemburg var. Yüzde 5 - 8.7. Türkiye 8,8’ini ödüyor. Asgari ücretli bir vatandaşımız 100 metreküp bir doğal gaz için yüzde 8,8’ini öderken Romanya yüzde 13’ünü Almanya yüzde 13.1’ini Bulgaristan'da ise yüzde 49,9’unu doğal gaza ayırıyor. Bu da gösteriyor ki ülkemiz hem sübvansiyonlarla destek olmuş hem de asgari ücreti enflasyonu üzerinde artışla alım gücünü yükseltmiş.” diye konuştu.
“Toplam 48 milyon sayaçtan 209 bininin elektriği kesik, 19 milyon doğal gaz abonesinden de 86 bin 504’ünün gazı kesik”
“CHP il ve ilçe başkanının ziyaretten önce elektriği kesilen bir aboneye götürmek bence organizasyonu yapan arkadaşların genel başkanlarına (Kemal Kılıçdaroğlu’na) saygısızlığıdır”
“Eğer herkes binasını yalıtmış olsa yüzde 25-30 daha az (doğal gaz) tüketmiş olacağız”
Türkiye’de ortalama bir hanenin bin 50 metreküp doğal gaz tükettiğini belirten Bakan Dönmez, “Türkiye’de bulunan binaların yaklaşık yarısı yalıtımsız. Bir hesap yaptık. Eğer herkes binasını yalıtmış olsa yüzde 25-30 daha az tüketmiş olacağız. Bizim doğal gaz tüketimimizin yüzde 25-30’luk kısmı hanelerimizde tüketiliyor. Yıllık 20 milyar metreküp eder. Yüzde 25 tasarruf etsek 5 milyar metreküp eder. Bugünkü piyasa değerleri ile en az 6 milyar dolar cebimizde kalacak, paramız yurt dışına gitmemiş olacak. Herkesi duyarlı olmaya davet etmek istiyorum” ifadelerini kullandı."Onlar belirli bir noktaya getirmiş, biz almışız nereye taşımışız?"Türkiye’de yenilebilir kaynaklara önem verilmediği iddialarına ilişkin Dönmez, “Biz bizden önceki dönemin rakamları ile mukayese edeceğiz. Biz bizden öncekileri yok sayamayız. Onlar belirli bir noktaya getirmiş, biz almışız nereye taşımışız? Rüzgarda 2002’de 19 megavat vardı sadece. O günkü teknoloji ile bir türbin aşağı yukarı 1 megavatın bir miktar altında -şu an mesela bir türbin 4 megavat üretiyor- elektrik üretirdi. Bu hesapla 20 türbin eder. Rüzgarda bizim şu anda geldiğimiz rakam 11 bin 307 megavat oldu. 595 kat arttı. Hidroelektrik teknolojisi çok yeni bir teknoloji değil ki. 12 bin 240 megavat kurulu gücümüz varmış. Burada da 2,6 kat ila 31 bin 568 megavata çıkardık. Güneş hiç yoktu- evet, belki teknoloji daha yeni yeni gelişiyordu- ama bugün güneşte 9 bin 120 megavata ulaşmışız. Jeotermal ise 17 megavattı. Bugün bin 686 megavata ulaştık. Bu rakamla kurulu güçte Avrupa’nın en büyük jeotermal santralleri olarak birinci sıradayız. Dünyada dördüncü sıradayız. Biyokütle -özellikle atıklardan elde edilmesi konusu- 28 megavatlık olarak kurulu güç 20 yılda 2 bin 219 megavata çıktı. Toplamda 12 bin 305 megavatlık yenilebilir kurulu gücümüzü 4 buçuk kat artışla 55 bin 901 megavata ulaştırdık.” dedi.