Güvenlik Bilimleri Analisti Onur Dikmeci: Türkiye - NATO İlişkilerinin Önemini Anlattı! - GÜNDEM

Türkiye’de NATO ile ilgili görüşlerin tespit edilmesiyle ilgili çalışmalar bazı üniversiteler tarafından 1996 yılından beri yapılıyor. Akademisyenler, parlamenterler, basın mensupları ve halkın görüşlerini belirli oranlarda tespit edebilmek için yapılan bu çalışmalarda, çalışmalara katılanlar genel olarak NATO konusunda mesafeli ya da olumsuz görüşler belirtmişlerdi. Ancak her zaman Türk hükümetleri NATO ile işbirliği içerisinde olmuşlardır ve doğru olan da budur. Bakın Türk Dış Politikası Bosna Hersek, Libya, Afganistan operasyonlarına destekten, Kürecik’te konuşlanan radar üssünde hem diğer ülkelerle ikili ilişkilerimize zarar vermeyecek hem de NATO dâhilinde konsensus isteyen adımlara kadar, Türkiye merkezli stratejinin yanı sıra NATO içerisindeki etki ve pazarlık gücünün artırılmasına yönelik adımlar atmıştır. Nitekim NATO eski Genel Sekreterinin seçiminde Türkiye bunu onaylamamıştı. Çünkü Danimarka terör gruplarına destek veriyordu. Bu durum çoklu görüşmelerle aşıldı öncelikle Danimarka terörle arasına mesafe koydu ve sonrasında Türk diplomat Hüseyin Diriöz NATO Genel Sekreter yardımcısı yapıldı. Bu olay Türk Dış Politikası bakımından büyük bir başarıdır. NATO üyesi ülkelerle Türkiye’nin bazı durumlarda sorunları bulunabilir. Ancak ikili sorunlara bedel olarak NATO üyeliğinin sorgulanması mantıklı değildir.

Basında bazı figürler manipüle-algı yöntemlerini kullanarak NATO üyeliğimizi hedef alıyor ve kamuoyunu yanlış yönlendiriyorlar. Bir düşünelim Türkiye, NATO’dan koptuğunda hangi ülkelerin baskısı altına girer ve demokratik değerlerimizle güvenlik konseptimiz ne oranda zarar görür? Buna göre Türkiye- NATO ilişkilerinin olumlu seyri bir gerekliliktir.

Dikmeci: Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO Konusunda Rasyonel Adımlar Atıyor

BM 79. Genel Kurulunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yaptığı konuşmasında NATO’ya da yer vermiş ve Türkiye’nin birlik içerisindeki önemine vurgu yapmıştı. ABD’li bir basın kuruluşuna verdiği demeçte ise Ukrayna’nın NATO üyeliği konusunda aceleye getirilecek bir durum bulunmadığını ve birlik içerisinde bu durumun konuşularak zaman içerisinde yönlendirilmesi gerektiğini belirtmişti. Bu adımlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın NATO konusundaki rasyonel yaklaşımıdır ve dış politikanın bu konuyla ilgili özetidir. NATO hedef alınmaz, desteklenir fakat Rusya gibi NATO muhalifi ülkelere de açık kapı bırakılır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş kodları da Batı-Doğu dengesinde bulunmuştur ve bu kod günümüzde devam ettirilmektedir.

NATO İç Kamuoyuna Doğru Tanıtılmalıdır

İleriki yıllarda NATO’nun daha da genişleyeceğini ve yeni tehditlere ağırlık vereceğini düşünüyorum. Türkiye ise bu rasyonel politikasını devam ettirecektir. NATO’dan ayrılma gibi bir durum mümkün olamaz, yapılması gereken analist ve araştırmacıların NATO’yu iç kamuoyuna doğru tanıtması ve propagandaya mahal vermeyecek biçimde kamuoyu ve siyasi elitlerle iletişim kurmalarıdır.