Toplumsal olaylarda bazı kısıtlamaların hukuka uygun olduğunu söyleyen Avukat Emir Akpınar, "Toplumumuz meşgul eden en büyük sorunlardan biri Kayseri'de meydana gelen olaydır. Valimizin olayla ilgili yaptığı açıklamaya göre, 'İlimiz Danişmentgazi Mahallesi'nde Suriye uyruklu bir şahsın, küçük yaştaki Suriye uyruklu bir çocuğa yönelik taciz davranışı neticesinde emniyet birimlerimizce şahıs gözaltına alınmış olup, çocuğumuz ise birimlerimizce koruma altına alınmıştır. Konu tarafımızca titizlikle takip edilmekte olup vatandaşlarımızın itidalli davranarak resmi makamlarca belirtilen açıklamalar haricinde herhangi bir eylemin içerisinde olmamaları hususunda kamuoyuna saygıyla sunulur' şeklinde açıklama yapılmıştır. Bu ayaklanmalar sonucu yetkili makamlarımız ve emniyet güçleri oldukça sıkıntılı süreçler geçirmektedir. Halkımızın yetkili makamlarımızı anlayışla karşılamaları gerekmektedir. Yaşanan olayın ardından toplanan kalabalık grup şahsa saldırmaya başlamış ve şahsı almak için taşkınlık çıkarmıştır. Ardından bölgemizde olayın seyri şiddetlenmiştir. Halkı sakinleştirmek isterken bazı kolluk kuvvetlerimiz yaralanmış hastaneye kaldırılmıştır. Görüldüğü gibi halkımız bir grup kesim tarafından yapılan eylemlerden galeyana gelip emniyet güçlerimizin işini zorlaştırmıştır. Olayın ardından İl Emniyet Müdürümüz ise şu şekilde açıklama yapmıştır 'Tepkinizi gösterdiniz. Sizi anladık, mesajınızı aldık. Bundan sonraki yapacağınız her türlü hareket sizinle ilgili konulara dönecek. Buradaki mağdur şahıs Türk değil. Şu anda şüpheli şahıs gözaltında. Mağdur şahsın sağlığıyla ilgili herhangi bir problem gözükmüyor. O şahsın ve ailesiyle ilgili sınır dışı dahil her türlü işlemlerinde size söz veriyorum. Bir hafta sonra tekrar bu mahalleye geleceğim. Bu olayla ilgili neler yaptığımızı söyleyeceğim. Lütfen ailelerinizi alın, evlerinize geçin. Biz gerekeni yapacağız, bunun sözünü veriyorum.' Halkımız iletişimin kısıtlanması, sosyal medyalara girememe gibi sorunlar yaşamaktadır. Kısıtlamalar olayın daha fazla büyümemesi adına bu tür olaylarda uygulanmaktadır. Nasıl ki olağanüstü durumlarda insanların anayasal temel hak ve özgürlükleri kısıtlanıyorsa bu durumda da bazı hak kısıtlamaları gerçekleştirilmesi hukuka uygun ve yadsınamaz bir gerçektir” dedi.Akpınar, kamu güvenliği açısından bir tehlikenin ortaya çıkması durumunda 1 ile 3 yıl arasında hapis cezası olacağını söyleyerek, "Bazı provokatif insanların yaptığı dükkan yakma, ev taşlama gibi eylemler ne bizim milletimize ne de insanlığa yakışan hareketler değildir. Kamu düzenini ortadan kaldırmaya yönelik bu eylemler suç sayılmaktadır ve gereken cezalandırma da yapılacaktır. Gecesini gündüzüne katan, halkı için günlerdir uykusuz kalan valimizin çağrısına halkımızın kulak vermesi gerekmektedir. Valinin ve emniyet müdürlerinin emir ve talimatı dışında, resmi makamların verdiği bilgiler dışında başka hiçbir çağrıya itibar edilmemelidir. Tüm bu çağrıya rağmen halkı provoke eden, niyeti asla Türk Milliyetçiliği olmayan insanlara emniyet güçlerimiz günün sonunda gereken işlemleri yapacaktır. Halkımıza ehemmiyetle duyurmaktayız. Yasa dışı yollara başvurularak gerçekleştirilen provokatif eylemler sonrası 474 kişinin gözaltına alındığını belirtildi. Yerlikaya gözaltına alınanların 285'inin göçmen kaçakçılığı, yaralama, uyuşturucu, yağma, hırsızlık, mala zarar verme, cinsel taciz, dolandırıcılık, parada sahtecilik, tehdit, hakaret, kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma gibi çeşitli suçlardan adli kaydı olduğunun tespit edildiği açıklandı. Bu ayaklanmalar masumane olmayıp aşağıdaki suçları da beraberinde getirmektedir. Halkı Kin ve Düşmanlığa Tahrik veya Aşağılama Suçu TCK Madde 216 da düzenlenmiş olup halkın sosyal sınıf, ırk, din, mezhep veya bölge bakımından farklı özelliklere sahip bir kesimini, diğer bir kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa alenen tahrik eden kimse, bu nedenle kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır" ifadelerini kullandı.Vatandaşların resmi açıklamalar dışında hiçbir açıklamaya inanmaması gerektiğini vurgulayan Emir Akpınar, sözlerine şu şekilde devam etti:"Halkın bir kesimini, sosyal sınıf, ırk, din, mezhep, cinsiyet veya bölge farklılığına dayanarak alenen aşağılayan kişi, altı aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır şeklinde cezası bulunmaktadır. Mala zarar verme suçu Türk Ceza Kanunu'nun 151. maddesinde düzenlenmiş olup 'Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikayeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır' şeklinde cezası vardır. Kasten yaralama suçu TCK madde 86'da düzenlenmiş olup, 'Kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır' şeklinde cezası bulunmaktadır. Eğer kamu düzenini bozmaya yönelik bu eylemlere halkımız devam ederse yukarıda sayılan ve özel kanunlarda sayılan suçlardan yargılanacak olup bu yaşanacakları önceden halkımıza duyuruyor ve uyarıyoruz. Tekrar söylemek gerekir ki halkımız bölgemizdeki resmi makamların yaptığı açıklamalar dışında hiçbir açıklamaya kulak asmamalı ve sosyal medyada yayılan bilgi kirliliğine itibar etmemelidir."
GÜNDEM
Yayınlanma: 03 Temmuz 2024 - 13:59
Kamu düzenini bozanlar yargılanacak!
Avukat Emir Akpınar, Kayseri'de yaşanan olaylarda kamu düzenini ortadan kaldırmaya yönelik eylemlerin suç sayıldığını söyleyerek, "Kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıkması halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası var" dedi.
GÜNDEM
03 Temmuz 2024 - 13:59