15. saniye, geri pas hatası ve Trabzonspor maça 1-0 önde başlıyor adeta! Galatasaray taraftarı, yenilen gol sonrası takımını gol atmış ve öne geçmişçesine alkışlıyor! Öylesine bir inanç var ki, kimse yenilen golü umursamıyor, bir tereddüt yok, herkes emin; Galatasaray maçı kazanacak! Böylesi bir özgüven var camiada… Rakip Trabzonspor, son şampiyon! Kimse rakip takımın forma renkleriyle ilgilenmiyor, tehlikeli oluşturacak yıldızlarıyla da, teknik heyeti ve kulübesiyle de... Sanırım, Galatasaray şampiyonluk yoluna girdiğinde şampiyonluk dışında hiçbir yaşanan ya da yaşanacak gelişmenin önemi camia için pek de engel teşkil etmiyor.
Maça gelince…
Sağ açık Barış dışında beklenen ve ideal kadro bence.
Galatasaray’ın kanatları yetenekli ayaklardan oluşmalı. Dikine gidebilen, adam eksiltebilen, ceza sahası içinde üretken olabilen, topa hakim, top ayağındayken kafasını kaldırıp oyunu okuyabilen oyunculardan oluşmalı. İkinci yarı Yunus Akgün’ün oyuna girmesinin Galatasaray için olumlu Trabzonspor için olumsuz anlamdaönemi büyük. Mesela penaltı pozisyonu, mesela rakip 2-3 oyuncuyu geçip altı pas üzerinden karşıya karşıya kaldığı pozisyon, mesela ayağına aldığı her topu efektif bir şekilde kullanması… Yunus’un ikinci yarı itibariyle oyuna girmesi oyunun seyrini değiştirdi. Bu maç sol bek oynayan Dubois; kademe anlayışı, yerinde çıkışları ve topu oyuna risksiz sokuşu ile güven inşa eden bir futbolcu. Okan Hocanın kararsız kaldığı ve sürekli değiştirdiği iki formadan biri Dubois, diğeri Yunus’un olmalı. Orta saha, özellikle Olivera ve Mertens özelinde bu kadar etkisiz olmasına karşın Abdülkerim ve Nelson stoper mevkileri dışında orta sahada yaşanan eksikliği de giderdiler. Bu takım, birbirini tamamlayan oyunculardan kurulu, bu bir gerçek. Kazanmanın alışkanlık haline geldiği bir takım için başarının anahtarı da bu olsa gerek. Mertens, formda olduğunda rakip takımın Galatasaray yarı alanında oyun kurabilmesinin pek olanağı yok. Top, Mertens’in ayağında olduğunda orkestra şefi gibi oyunun rakip yarı sahada oynanmasına neden oluyor. Bu paha biçilemez bir zenginlik. Mertens’in formda olmasına yönelik etkenler sadece kendisiyle sınırlı olmadığı da bir gerçek. Olivera ve Torreira, kendisi için gerekli baskı ve oyun alanı açmaları da bir o kadar bunda etkili. Galatasaray’ın bugün çok organize bir görüntü vermemesinin en önemli nedenlerinden biri de kompakt bir oyun anlayışı ortaya koyamamasıdır. Buna karşın, birçok net gol pozisyonu ürettiler. Tabelada gol sayısının daha fazla olmamasının en önemli nedeni ceza sahası içinde Icardi’nin yeterince topla buluşmamasıdır. Ayağına gelen her topu efektif bir şekilde kullanan Icardi, bugün bir asist ve bir gol ile oynadı -ki takım arkadaşlarının kendisini yeterince beslediğinden söz edemememize rağmen-! Aldığı her topu neredeyse asist ya da gol ile sonuçlandıran bir Dünya yıldızı var Galataray’ın… Böylesi önemli bir futbolcuya sahip bir takımın bunu en etkin bir şekilde kullanması ligin şampiyonluk anlamında daha erken sonuçlanması anlamına gelecektir. Saha içinde ve saha dışında Galatasaray şampiyonluk yoluna girdiğinde camia tümüyle kenetleniyor ve şampiyonluk dışında hiçbir şey düşünmüyor. Sahada bir şekilde kazanan bir Galatasaray var. Rakip kim olursa olsun…