Ey Mevlana’nın, Yunus’un,Tabduk Emre’nin Hacı Bektaşi Veli’nin Hacı Bayram Veli’nin Pir Sultan Abdal’ın Şeyh Edebalı’nın ve dahi Nasrettin hocanın ve sayamadığım nice gönül erenlerinin evlatları torunları yeğenleri komşuları susun!!!!Susun!!! biraz sessizlik lütfen!!!! Lütfen biraz sessizlik…
Lütfen olduğunuz yerde durun bir iki adım geri atın… Biraz geri çekilin… Derin bir nefes alın… Derin bir nefes alın… Ve lütfen biraz kulak verin yukarıda zikrettiğim ecdadın dizelerine, mısralarına, gönüllerine…
Sonra seyredin şöyle bir geriden kendi nefsinizi, dünyayı…Bu hengame bu karışıklık bu tufan bu kaos neden ve ne için??? Bu kin bu nefret neden kime ve kim için… Düşünün… Bir düşünün lütfen…
Bu topraklara yakışır mı bu kin bu nefret, bir müslümana, bir insana yakışır mı???
Yorulduk gerçekten…
Kırdığın bir gönül ise kıldığın namaz namaz değil diyen Yunus u zikrederizde dediği ile niye amel etmeyiz???
Memleketimin güzel insanları zaman birbirimizi alt etme birbirimizi bitirme zamanı değil… Bunu 100 yılı aşkındır yapıyoruz zaten elimize ne geçti???
Ülkemizin enerjisi, gençliği yitip gitti… Ama bir türlü aklı selimi hakim kılınmadı… Elbet hayat zor ve meşakkatlidir inancımız ve coğrafyamız her daim saldırı ve fitne altındadır … Lakin kavga etmek isteyene herzaman da bir bahane vardır. Zor olan askari müşterekte buluşmaktır…Zoru kolay kılmaktır.
Lütfen şu kavga ortamından başımızı kaldırıp bir batıya, bir kuzeye,bir güneye, bir doğuya bakalım… Baktığımız her yönde rakiplerimiz var..
İran var, Çin var, Rusya var, Almanya var, ABD var, İsrail var… Onlar ne yapıyorlar bir bakalım lütfen…
Onlar bizim gibi aynadaki kendi silüeti ile kavga eden milletleri, toplumları, ülkeleri nasıl kendilerine bağımlı hale getireceklerini nasıl bir yüzyıl daha istila edeceklerini planlıyorlar… Gece gündüz çalışıyorlar.. Üretiyorlar bizim tüketmemiz için... Tükettikçe bağlanmamız için..üretiyorlar ve satıyorlar… Ama kavga etmiyorlar.. Ancak kavga edenleri çoook mu çook seviyorlar…
Güzel ülkemin güzel insanları toplumun üzerine bir ölü toprağı serpilmiş sanki…üniversitesinden fabrikasına devlet kurumlarından esnafına derin bir sessizlik oturdu… bu iyi bir gidiş değil…
Lütfen sıkılı ellerimizi açalım tokalaşalım sarılalım amasız fakatsız birbirimize tebessüm edelim… Şucubucudemiyelimbirlikte bir olalım… Derin bir nefes alalım tekrar haydi Ya bismillah diyelim…
Biz bu değiliz…. Zaman bir günün bile zayi edilemeyeceği bir zaman…üretilen bilginin hızı almış başını gidiyor… Üretimi yüzyıllar gerektiren teknolojiler artık bir yıllık gibi kısa bir sürede üretiliyor… Biz bu yarıştan kopamayız.. Üretmek zorundayız…. Dünyada bizde varız demek zorundayız…
Yoksa geriye baktığımızda….kavgalarımıza baktığımızda, yitip giden değerlerimize ahlakımıza baktığımızda, tükenen enerjimize baktığımızda, toprağa verdiğimiz nice canlarımıza, gençlerimize, baktığımızda yine aldandık kandırıldık deyip acı acı hayıflanmaktan başka elimizden bir şey gelmecek…
Kolkola sımsıkı durmalıyız… aramıza fitne ve nifakı sokmamalıyız… Gücümüzü ve enerjimizi bilime ve üretime harcamalıyız… Nefesimizi bu uğurda harcamalıyız….
Kendi birbirine acımayana kimse acımaz..Etrafımız bu örneklerle fazlasıyla dolu..Bundan sebep yukarıda isimlerini zikrettiğim gönül dostlarına neslimize ve imanımıza yakışanı yapmalı birlikte yeniden yeni bir maratona koşmaya başlamalıyız.. Zaten geç kaldık daha da fazla geç kalmayalım…
Saygılarımla…
Arif olan anlar Mevlam tesirini halkeylesin
Böyle düşünen ve uygulayan nice bilge insanlara ihtiyacımız var gerçekten.
Muhteşem bir davet
Teşekkür ederiz hocam memleketin bu kutlu çağrıya ihtiyacı vardı. İnşaallah tabanda da tepelerde de yankılanır. Sağolun
Halil hocam kaleminize sağlık. Birlik ve beraberlik ruhuna ne güzel değinmissiniz....
Ellerinize sağlık hocam... Daha çok çalışalım... Bir olalım..