Acıkan, ne olsa yer,
Canı yanan, ne olsa söyler.
Babaannem büyüttü beni,
Dilimin ucunda darbımeseller.
Taştan kopar ama yoktan kopmaz.
Zurnada peşrev olmaz.
Hayat benimle ne diye uğraşırsın?
Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını sorarsın.
Anası turp, babası şalgam idi,
Gülbeşeker olacak değildi.
Alçak yerin tepeciği,
Gün geldi dağ zannetti kendini.
Ayrılık kekremsi sevmeyen bilmez,
Afiyet olsun demekle,
Deniz suyu içilmez.
Akıllı ile taş taşınır da, deli ile helva bile yenmez.
Beslemeden kadın olan, hamam kapatır sesiyle,
Görmemişten kadın olan, kurnayı deler tası ile.
Kurna deleni başına taç eden de,
Bir tas su dökünsün, kan kussun altın leğene.
Asil azmaz, bal kokmaz,
Kokarsa yağ kokar,
Onun da aslı ayrandandır.
Altı ay seyisliği var kırk yıllık fışkı karıştırır.
Ağacın kurdu içeriden olur,
Sevdiğinden ayrılan şair olur.
Dimyat’a pirince giden,
Eldeki bulgurdan da olur.