Kayseri'ye farklı sebeplerle gelen yabancılar için atılan başlık genelde
Dubaili heyet Kayseri'ye hayran kaldı.
Polonyalılar Kayseri'yi çok sevdi şeklinde...
İki ülke hakkında fotoğraflı google araması yapsanız şehirler arasındaki bariz farkı görürsünüz...
Yeter Artık insanların aklı ile alay etmeyin...
Bu şehre gerek Ankara'dan gerekse de Sivas'tan otomobilinizle girmeye kalksanız ne kanalizasyon kokusundan burnunuzun direği kırılır. Şehrin her iki giriş noktasından girdiğinizde sağlı sollu ot yığını, pasak, pislik görürsünüz. Mimarsinan köprüsünün 4 bir çevresini saymıyorum bile...
Yav mülkün sahibi varsa ya satsın, ya da belediyenin en azından kent estetiğinin sağlanmasına çimlendirilmesine izin verilsin. Çarşıya yaklaşırken otopark rezaletini anlatmak bile istemiyorum. Çarşı merkezinin trafiği Hindistan gibi, Bangladeş gibi...
Cumhuriyet Meydanına gelen tüm cadde ve arka sokaklara bakın bir defa Allah aşkına.
Sahabiye, Gevher Nesibe, Cami Kebir'in arka sokaklarını bir defa gezin...
İkinci meydan dediğimiz Düvenönün'deki tabela kirliliğinden artık içiniz bulanır.
Ne oldu Eski Terminal arazisi...
Bir halt yapamayacaksanız verin vatandaşa patates, soğan eksin...
Eski Sanayi, Yeni Sanayi, Doğu Sanayi için düzenleneme çalışması yapın...
Ay da bir o bölgelere gidip cami çıkışı pozu vermekle olmuyor bu işler...
Unutmayın Şeyh uçmaz, müritler uçurur.
Esentepe, Koyunbaba, Yazıbağları, Mahrumlar, Eskişehir Bağları ne olacak.
Kayseri sadece Alpaslan mahallesinden ibaret değil...
Orada yaşayan da burada yaşayan da İnsan...
Belediyeye çatır çatır vergi veriyorlar.
Neden aynı parkı, spor alanını oraya da yapmıyorsunuz?
Yandaşınız, gardaşınız oturuyor da onda mı?
İldem'de yeni yaşam alanları yapılıyor ama hala belediye asfalt dökecek, yol açacak.
Gönül belediyeciliğinden bahsediyorsunuz ama gönlünüz hep size oy verenlerden yana...
Ne olacak Boztepe, Yeşil Mahalle, Sancaktepe Oruçreis'in hali...
Kentsel dönüşüm yapıyorsun ama çevredeki ahırlara dokunamıyorsun.
Bir Mimarsinan Parkı vardı, milletin çocuğuyla oturup kalktığı, ona da betonlaştırmaya başladınız.
Artık her şey eskisi gibi değil...
Önceden Kayseri'nin yerlisi, köylüsü vardı.
Şimdi Yerlisi, Köylüsü ve Suriyelisi var...
Zabıtalar karpuzcunun malına el koyarken, marul demeti gibi açılan Suriyelilerin dükkanlarını kontrol eden Allah'ın kulu yok. Bu şehirde insanların hafta sonunu değerlendirebileceği bir alan yaptınız mı?
Yapsanız zaten her hafta Talas'a yürümeye gitmesiniz.
Şehirde kapanan dükkan sayısından haberiniz var mı?
Yok !
Niye olsun ki, nasıl olsa çarşı ziyaretlerinizde size tatava yapacak kadrolu esnafınız var.
Bir anket yaptırın bakalım bu şehirde yaşayan insanların kaçı mutlu, memnun...
Ne deyim yazıklar olsun...
Size de beni burada yaşamak zorunda bırakan kaderime de....
Kaleminize sağlık. Muhteşem anlatmışsınız bu şehrin rezaletini. Bir fırsatını bulsak anında giderim bu şehirden. Bu şehirde ahlak, adalet, vicdan duygusu sıfır. Her şey göstermelik.