Nur içinde yatasıca atalarımız o kadar güzel sözler söylemişler ki yolumuzu aydınlatan ışığa dönüşmüş. Bin bilsen de bir bilene sor diyerek hem istişareye değinmiş hem de büyüklerimizden öğreneceğimiz deneyimlere…
Hatırımda kalan, atasözü mü değil mi bilmediğim ama çok hoşuma giden bir söz var.
"9 bacanak bir araya gelmiş şuradan bir adam geçse de konuşsak demiş"
Yüzümüzde hafif bir gülümsemeye sebep olan bu söz, bacanakların birbirini çekemediğini ifade etmektedir. Birliktelikleri zaruri olduğundan da hep bir araya gelmek durumunda kalıyorlar. Tıpkı siyasi partilerin adayları gibi…
Yıllardır ülkemizde 8 kere giden 9 kere gelen kişileri gördük. Ülke sanki başka adam yetiştiremiyormuş gibi koltuklarına zamk gibi yapışan siyasetçiler gördük. Görev hep birilerine tevdi edildi, tevdi edilen görevin muhatabı "Sayın Cumhurbaşkanımıza bu göreve beni layık gördükleri için..." Diye başlayan yağ çekmeler gördük. Sanki bu kişi veya kişiler bu makamlar için lobi faaliyetleri yapmıyor. Eğer öyleyse ki hapı yutmuşuz, memlekette görev tevdi edilecek adam kalmamıştır demektir. Dönme dolap gibi dönüp dolaşıp hep aynı yüzler veya tahmin edilmesi zor olmayan yüzlerle, yüz yüze gelmek zorunda kalıyoruz. Tabi burada muhalefette bulunan partilerin suçu yok değil...
İsterseniz Ak Parti'den başlayarak diğer partilere gidelim... Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Mustafa Çelik Bey'in aday gösterilmemesinin ardından o koltuğa layık görülen Sayın Memduh Büyükkılıç ile başlayalım... Halkın sempatisini kazanmış Başkanlık yaptığı bölgede iyi işlere imza atmış, hatta Şehrimizin kalburüstü insanlarının yaşadığı, Kayseri’nin Avrupa yakası olarak bilinen Melikgazi bölgesinde uzun yıllar hizmet etmiştir. Eskimiş yüzü ile birlikte güçlü bir deneyime sahip olan Başkan, Büyükşehir’i haketmişti. Ancak Derin Kayseri ve Saray ahalisi pekte öyle düşünmüyor. Bunu gözlemlerime dayanarak söylüyorum. Sayın Başkan %51 oy alırsa bunu %100 oy almış sayarım. Allah muvaffak etsin adaylığı hayırlı olsun diyerek Sayın Çolakbayrakdar’a geçelim. Saray ahalisi için sıkıntı olmayan bir aday... Ancak Sayın Cumhurbaşkanı’nın yatay mimari diye bas bas bağırmasına rağmen bakir olan Kocasinan’ı 14 katlı binalara dönüştüren aday olarak karşımıza çıkıyor. Bakir dediğime bakmayın haaa gece kondu bölgesi... Gece kondu sahipleri ile anlaşmak kolay değil. Ancak Başkan bunu bir şekilde başarıyor. Fakat bu şehre gönül vermiş ömür vermiş biri olarak Kocasinan bölgesinde yatay mimari oluşturulabilirdi diye düşünüyorum. Hem de her şeye rağmen... Çünkü 60-70 yıl sonra bu binalar en iyi ihtimalle çürüme noktasına gelecek... Başkanın kısa vadeli hesaplar yaptığını söyleyerek bir diğer adaya Talas Belediye Başkanı Sayın Mustafa Palancıoğlu’na geçelim. Sayın Başkan henüz çiçeği burnunda diyebiliriz. Talas gibi ilçe belediye başkanlığı daha yeni iken, Melikgazi gibi devasa bir ilçeye aday gösterildi. Nasıl oldu? Nasıl aday gösterildi? gibi sorulara girmeye gerek yok. Ancak henüz kendisini ispatlayamamış bir aday, çünkü Talas Belediye Başkanlığı döneminde Talas için hiçbir şey yapmadı diye konuşulan biri... Esasen Talas’a yeniden aday gösterilip seçime girip kazanmış olsaydı bu düşünceyi kırmış olacaktı, ancak görev tevdi edildi kabul etmemek Sayın Cumhurbaşkanı’na ayıp olurdu.
Elimden geldiği kadar Cumhur İttifakı’na zarar vermeden yazmak istiyorum ama olay tam da 9 bacanak hikayesine dönüyor. Tabi burada muhalefete de çok iş düşüyor ancak akıllı siyaset yapamıyorlar. Hadi diyelim ki Cumhur İttifakı’na zarar gelmesin diye MHP içinden Adaylar liderlerinin sözünü dinledi meydanı boş bıraktı. Peki diğer partilere ne oluyor... Mesela Saadet Partisi’nden Kayseri Belediyeleri için sayacağım o kadar aday var ki... Hatta Cv’leri mevcut adaylardan daha iyi... Ancak biz, bize dayatılan ve Saray Erkanı’nın da kabul edebileceği adayları seçmek zorundayız. Kanaatim odur ki; Bu seçim bu adayların son dönemi çünkü millet konuşacak dertleşecek birilerini arıyor.
Saygılarımla...