Kayseri’de yaşanan bu olay, sadece bir bina meselesi değil; hayattaki bir annenin kalpten gelen bağışının, kurum eliyle nasıl istismar edildiğinin acı bir öyküsüdür.
Lütfiye Derinel ve ailesi, 6 katlı binalarını Türk Kızılay’ına bağışladı.
“Bu bina kan merkezi olsun.”
Bu bir sözlü mutabakat, bir insani niyet, bir vicdani emanetti.
Ama bugün ne yazık ki bu niyet, ticari hesaplara kurban edilmiştir.
Ne Oldu?
Kızılay Kayseri Şube Başkanı Cafer Beydilli, bu anlamlı bağışı aldı.
Ve iki yıl sonra kamuoyunun vicdanını yaralayan bir kararla binayı otele çevirmeye kalktı.
Kayseri Valisi Gökmen Çiçek devreye girdi, tepkiler büyüdü, proje durduruldu.
Ama mesele burada bitmedi.
Bu kez bina iş merkezi olarak kiraya verildi.
Üstüne bir tabela asıldı:
“Lütfiye Derinel İş Merkezi”
Bir annenin insanların hayatına dokunmak için yaptığı bağış, şimdi sadece ticari bir tabelaya dönüştü.
Hayır işi ticarete, vicdan ise tabela estetiğine indirildi.
Sayın Cafer Beydilli’ye Soruyorum:
-
Lütfiye Hanım ve ailesinin açık niyetine rağmen, bu binayı kan merkezi değil de kira getirisi sağlayan bir iş hanına dönüştürmek, hangi etik anlayışla açıklanabilir?
-
Kızılay artık yardım kuruluşu kimliğini bırakıp yatırım şirketine mi dönüştü?
-
6 Şubat depremlerinde çadır sattığı için halkın güvenini zedeleyen Kızılay, şimdi de halkın bağışladığı binayı mı kiraya veriyor?
-
Siz orada kamu adına mı oturuyorsunuz, yoksa gayrimenkul rantı adına mı?
-
Tabela değiştirerek bu vicdan ihlalini gizleyebileceğinizi mi sanıyorsunuz?
Bu İş Burada Bitmeyecek
Bu sadece tekil bir olay değil.
Sayın Cafer Beydilli hakkında elimizdeki ilk dosya bu.
İlerleyen günlerde, başka bilgi ve belgelerle, kamuoyunun karşısına yeniden çıkacağız.
Çünkü mesele sadece bir bina değil; bir zihniyetin ve kurumsal yozlaşmanın aynasıdır.
Hilmi Derinel Çok Açık Konuştu:
“Biz bu binayı insanların hayatına dokunsun diye verdik.
Şimdi sadece insanların vicdanına dokundu.”
Bu söz, Lütfiye Derinel’in oğlu Hilmi Derinel’e ait.
Ve bu sözde bir annenin hayal kırıklığı, bir ailenin mücadelesi, bir toplumun sesi var.
Kayseri Susmaz
Biz bu skandalın takipçisiyiz.
Bu bina, bağışçısının iradesine uygun şekilde kan merkezi yapılana kadar mücadelemiz sürecek.
Çünkü mesele sadece bir bina değil.
Bu mesele; güven, ahlak ve kamu vicdanı meselesidir.
Unutmayacağız.
Unutturmayacağız.
Takipteyiz.
Kalın Sağlıcakla...
Yorumlar
Kalan Karakter: