Konuşmasının devamında Habur ve Ergenekon sürecini değerlendiren Arık, “Teröristleri davul zurnalarla karşılayıp çadır mahkemelerinde bu teröristleri kahraman ilan eden, ömrünü terörle mücadeleye adamış kahraman askerlerimizi PKK'lı teröristlerin gizli tanıklığıyla terörist ilan eden anlayışı da lanetliyorum.
Kırmızı bültenle aranan eli kanlı teröriste gerektiğinde oy için ulaşabilen ama eli kanlı terör örgütü PKK'nın elinde tutulan 13 vatan evladına yıllarca ulaşamayan, bu vatan evlatlarını teröristlerin insafına terk eden anlayışı da lanetliyorum. Onca askerimizin katili terörist Murat Karayılan'ı ‘Bizim istediğimiz gibi konuşursa onu da TRT'ye çıkarırız.’ diyen anlayışı da lanetliyorum.
‘PKK terör örgütü değildir, hak arayan bir örgüttür. Apo Türkiye için bir fırsattır.’ diyen kirli dili de lanetliyorum.
Millî şairimizin Mehmet Akif Ersoy ne güzel söylemiş: Irzımızdır çiğnenen, evladımızdır doğranan/ Hey sıkılmaz! Ağlamazsan, bari gülmekten utan.”
Arık, kanun teklifinde binbaşılara, astsubaylara ve uzman çavuşlara söz verilen taleplerin ele alınmadığını ifade etti. Teklifte birçok eksikliğin bulunduğu ama Türk ordusunun yanında oldukları için kanun teklifine evet diyeceklerini belirten Arık, açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Görüştüğümüz kanun teklifinde keşke Tank Palet Fabrikası gibi stratejik öneme sahip olan askerî tesislerin özelleştirilmesinin ya da bedelsiz olarak birilerine peşkeş çekilmesinin önüne geçecek bir madde de olsaydı ama maalesef ki yok.
Bu teklifte, yandaş medyanın tetikçi gazetecileri FETÖ kumpasını alkışlarken hapishaneden üniformalarıyla böyle çıkan ‘Sizlerin ve Atatürk'ün emaneti olan bu üniforma tertemiz ve lekesizdir. Bunu herkes görsün diye üniformamızla çıkıyoruz.’ diyen Atatürk'ün askerlerinden özür dileme yok, iadeiitibar yok.
Yine, bu teklifte, AKP ve FETÖ ortaklığıyla bozulan ordu bütünlüğünün sağlanması, baypas edilen emir komuta zincirinin yeniden kurulması da yok.
Sayın milletvekilleri, yine, bu teklifte, hiçbir suça karışmamış olan askerî öğrencilerimizin mağduriyetini gidermeye yönelik bir adım da yok. Maalesef, bu teklifte siyasi müdahaleye açık, millî ordu yerine parti ordusu hayal eden bir düzenleme var. Bu anlayışla Peygamber Ocağı dediğimiz ordumuz yara arıyor.
Değerli milletvekilleri, bu düzenlemede diğer üstsubaylara verilen görev, makam tazminatı yine bir üstsubay olan binbaşılara verilmemiştir; bu haksızlıktır, adaletsizliktir. ‘Verilsin.’ diye önerge verdik, iktidar bloku tarafından reddedildi. Görevi başındaki binbaşılara verilen iyileştirmeler de emekli binbaşılara verilmemiştir; bu da haksızlıktır.
Yine, astsubaylarımıza söz verilen görev tazminatı ve kademe, derece konusunda da bir iyileştirme yapılmamıştır. ‘İyileştirelim.’ diye önerge verdik ama iktidar bloku tarafından reddedildi.
Yine, ‘Vatan savunmasının sözleşmesi olmaz.’ anlayışıyla en fazla şehit veren uzman çavuşlarımızın haklarıyla ilgili de ciddi eksiklikler var. ‘Gelin, düzeltelim.’ diye önerge verdik ama iktidar blokunun oylarıyla reddedildi.
Düzenlemede 2011 yılından beri bekleyen 6000 sayılı Kanun mağdurlarının sorunları kısmen çözülüyor. Bu tekliften 2.900 kişiden sadece 1.000 kişi yararlanabiliyor. Uzman çavuşlarımızın TOKİ projelerinden kendisi için belirli sayıda kontenjan ayarlanmasını talep ediyorum.
Bütün bu eksikliklere rağmen, ‘Daha iyisi olsun.’ diye verdiğimiz önergelerimizin reddedilmesine rağmen ordumuzun yanındayız, oyumuzun rengi ‘evet’ olacaktır.”
Yorumlar
Kalan Karakter: