Özçelik, insan haklarının insan olmanın temel değeri olduğunu vurgulayarak, her bireyin onuru, inancı, düşüncesi, kimliği ve yaşam hakkının dokunulmaz olduğunun altını çizdi.
İnsan haklarının korunmasının devlet adına hukuki bir sorumluluk, toplum için ise vicdani bir yükümlülük olduğunu belirten Özçelik, hak ihlallerinin adalet ve toplumsal barış için büyük bir tehdit oluşturduğunu ifade etti. Dünyada ve Türkiye’de yoksulluk, ayrımcılık, şiddet, keyfi uygulamalar ve ifade özgürlüğünün kısıtlanması gibi sorunların derinleştiğine dikkat çeken Özçelik, bu tablo karşısında insan haklarının güçlendirilmesi gerektiğini söyledi.
Özçelik açıklamasında, “Hakların görünür olduğu, özgürlüklerin güvence altına alındığı, kimsenin dışlanmadığı ve adaletin herkese eşit şekilde ulaştığı bir Türkiye idealine inanıyoruz. İnsan hakları, yalnızca belirli bir grubun değil, toplumun tüm kesimlerinin ortak meselesidir,” dedi.
İnsan haklarının korunmasının siyasi değil insani bir zorunluluk olduğunun altını çizen Özçelik, Saadet Partisi’nin hukukun üstünlüğünü, ayrımcılığın ortadan kaldırılmasını, sosyal destek mekanizmalarının güçlendirilmesini ve ifade özgürlüğünün güvence altına alınmasını savunduğunu vurguladı.
6 Aralık İnsan Hakları Haftası’nın insan onurunu merkeze alan adil bir düzen kurma sorumluluğunu hatırlattığını belirten Özçelik, “İnsan hakları adaletin en temel ölçüsüdür; hakların korunduğu yerde adalet, adaletin olduğu yerde insan onuru yaşar. Ve bizim bu adaleti yaşatmak için sözümüz var,” ifadelerini kullandı.
Yorumlar
Kalan Karakter: