Ataman, açıklamasında Suriyeli sığınmacıların Kayseri'deki faaliyetlerine dair endişelerini dile getirdi. Suriyelilerin çeşitli sektörlerde işletmeler açtığını, doktor olarak atandığını ve dernekler kurduğunu belirten Ataman, bunun ülkede bir tür istila hareketine dönüştüğünü savundu.
Suriyeli sığınmacılar, Kayseri'de market, manav, pastane, fabrika ve hatta doktor olarak atanarak çeşitli sektörlerde faaliyet gösteriyorlar. Bununla birlikte, Ensar Derneği'nin kurulmasıyla birlikte toplulukları daha da örgütlü bir hal alıyor. Ancak, yerel bazı kesimler, bu durumu "sessiz istila" olarak değerlendiriyor ve endişelerini dile getiriyorlar.
Öte yandan, hükümet yetkilileri ve parti liderleri, Türkiye'nin mültecilere kapılarının her zaman açık olduğunu ve onlara sahip çıkacaklarını vurguluyorlar. Ancak, bu politika yerel bazı kesimlerde rahatsızlık yaratıyor. Ataman ve benzeri düşünenler, ülkenin dış politikasının bu duruma sebep olduğunu iddia ediyorlar.
Türk milliyetçiliğini savunan gruplar ise, ülkedeki sığınmacı durumunu endişe verici buluyorlar. Onlara göre, Türkiye'nin toprak bütünlüğü ve milli kimliği korunmalıdır. "Tek Millet, Tek Bayrak, Türk Vatan, Tek Devlet" sloganını benimseyenler, sığınmacıların ülkeye entegrasyonunu sorguluyorlar.
Sonuç olarak, yerel yetkililer ve bazı sivil toplum örgütleri, Suriyeli sığınmacıların artan faaliyetlerine karşı tepkili. Bu durum, ülkedeki mülteci politikalarının ve entegrasyon sürecinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiği tartışmalarını da beraberinde getiriyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: