Demircan, söz konusu paylaşımında herhangi bir kurum ismi vermedi ancak anlattığı eksikliklerin kabul edilemez boyutta olduğunu vurguladı.
Demircan, paylaştığı açıklamada bir özel eğitim merkezine nasıl açılış onayı verildiğini anlamanın mümkün olmadığını belirterek, özellikle yangın güvenliği ve erişilebilirlik konularında ciddi sorunlar olduğunu ileri sürdü. Kurumda yangın merdiveni bulunduğunun iddia edildiğini ancak bunun gerçekte yalnızca bahçeye açılan bir kapıdan ibaret olduğunu ifade eden Demircan, “Bahçeden sonra kaçış nereden sağlanacak? Cevap net: Yok” sözleriyle durumu eleştirdi.
Açıklamasında tekerlekli sandalye kullanan öğrencilerin güvenliğine de dikkat çeken Demircan, söz konusu yapıda ne rampa ne de erişilebilir bir çözüm bulunduğunu, engelli bireylerin temel güvenlik ve erişim haklarının göz ardı edildiğini savundu.
Demircan’ın iddiaları yalnızca yangın ve erişim güvenliğiyle sınırlı kalmadı. Paylaşımında, bazı tuvaletlerin sınıfa dönüştürüldüğünü, bir tuvaletin ikiye bölünerek iki ayrı tuvalet haline getirildiğini öne süren Demircan, “Bu mu özel eğitim kurumu standardı? Bu mu çocukların ve engelli bireylerin hakkı?” ifadelerini kullandı.
Asıl sorgulanması gerekenin yalnızca kurum değil, bu eksiklikleri görmezden gelenler olduğunu belirten Demircan, ruhsat ve açılış onayı süreçlerine dikkat çekti. Denetim mekanizmalarının yeterince işletilmediğini iddia eden Demircan, ruhsatı veren ve onaylayan kişilerle ilgili olarak kamuoyunun sorgulama yapması gerektiğini ifade etti.
Paylaşımının sonunda, ortada ya ciddi bir ihmal ya da ikili ilişkiler ve ekonomik çıkarlar bulunduğunu öne süren Demircan, bu şartlar altında bir özel eğitim kurumunun açılmasına onay verilmesinin “akıl, vicdan ve yürürlükteki yönetmeliklerle açıklanamayacağını” dile getirdi.
Demircan’ın açıklamaları, özel eğitim kurumlarının denetimi ve standartlara uygunluğu konusundaki tartışmaları yeniden gündeme taşıdı.
Yorumlar
Kalan Karakter: