Tüm-İş Konfederasyonu Genel Başkanı Mahmut Şahin, sitemli açıklamasında Memur Kadar İşçi hakları konusunda devleti yönetenlere adalet çağrısında bulundu. Başkan Şahin, ‘Statükocu ve konjonktürel kafa anında şu tepkiyi veriyor: “ama kanunlarımız böyle" ifadeler anında yansıtılıyor ‘ dedi.
“ MEMURUN İŞE İADESİ KARARI UYGULANIYOR “
Genel Başkan Mahmut Şahin, dikkat çeken konuşmasında şu ifadelerine yer verdi: “ İnsanlar taraf tutabilir. İnsanlar ayrımcılık yapabilir. İnsanlar adaletsizlik de yapabilir. Ancak devletin böyle bir lüksü yoktur. Devlet bütün vatandaşlarına eşit olmalıdır. Bütün çalışanlarına adil davranmalıdır. Devletin statü itibari ile iki kısım çalışanı vardır.
1-Memurlar
2-İşçiler
Memuruna hangi hak ve istisnaları vermişse işçisine de vermelidir.
Hele ki işin içine mahkemeler girmişse asla farklılık arz etmemelidir. Ama maalesef böyle olmuyor. Neden olmuyoru aynı konuda iki farklı karar ile anlatmak istiyorum. Önce memur; Disiplin suçu işlediği iddiası ile disipline verilen ve işten çıkışı verilen bir memur düşünün. Memurun mahkemeye itiraz etme hakkı vardır. Mahkeme konuyu araştırır ve memurun haksız yere çıkarıldığı sonucuna varırsa şu şekilde karar veriyor: İşe İadesi. İşte bu iade kararı, kesin uygulanıyor. Cumhurbaşkanı istemese bile bu memuru mahkeme kararından sonra memur işinin başına dönüyor. İşten çıkarıldığı ayların maaşını da bu memur alıyor. Buna hiç bir itirazımız yok. “
“MAHKEME KARARLARI SÜS OLSUN DİYE Mİ VERİLİYOR?”
Başkan Şahin; “ Şimdi ikinci kısma geçelim. Devletin işçisine. Devlet kadrolarında çalışan bir işçi için de aynı disiplin iddiaları ile işten çıkarılma kararı verilirse, işçinin de bu karara karşı mahkemeye gitme hakkı var mı? Var. Peki, mahkeme de işçiyi haklı bulup çıkarma kararını haksız bulursa ne oluyor? Hâkim şöyle bir karar veriyor. "İşe iadesine." Buraya kadar hiç bir çelişki ve sorun yok. Devleti yönetenlerin sürekli tekrar ettiği bağımsız mahkemeler bir karar vermiştir ve bu uygulanmalıdır. Değil mi? Maalesef evet diyemiyorum. Çünkü, mahkeme işçiyi haklı bulup işe iade kararı verse bile bu uygulanmayabilir. Nasıl? İşveren istemez ise eğer mahkeme kararına rağmen işçiyi işe almayabiliyor. Peki, mahkemenin işe iade kararı süs olsun diye mi veriliyor? Şöyle, Mahkeme zaten bunu baştan bildiği için işe iade kararının devamında şunu da söylüyor."Haksız yere işten çıkarılan işçinin İşe İadesine, Ancak, işveren işe almak istemez ise tazminatını ödemesine" Şimdi buradaki çelişkiye ne demeliyiz? Devlet kendi çalışanına bunu yapabilir mi? Memur için mahkeme karar verildiğinde kesin uygulanıyor. Ama işçi için verdiğinde memurun insafına bırakıyor. İstersen al istemezsen tazminatını öde kapının önüne koy. Statükocu ve konjonktürel kafa anında şu tepkiyi veriyor: "ama kanunlarımız böyle" Kim yazmış bu kanunları? Memur için yazarken mahkeme kararı kesin diyen kafa devletin işçisi için neden aynı kanunu yazmamış? Kanunu yazanların içinde memur olduğu ve işçi olmadığı için mi? İşçi her yerde mi sahipsiz kalacak? “
“ HERGÜN ÇUVAL ÇUVAL KANUN ÇIKARIYORUZ “
Köklü olmakla, devletin olmakla övünen sendikalar bu kanunlar çıkarken ne yiyorlardı? şeklinde konuşan Genel Başkan Mahmut Şahin; “ Kanunlar Allah tarafından vahiyle gelmiyor, değil mi? Her gün çuval çuval kanun çıkartıyoruz. Dünyada sadece bizim ülkemizde görülen torba yasaların içine bir tane daha koyup, devletin memuruna uygulanan işe iade hakkı devletin işçisi içinde uygulanır, demek çok mu zor? Kim istemiyor? Kim engelliyor bunu? Devletine güvenip işe girmiş bir işçiyi bir memurun keyfi ile nasıl kapı dışına koyar bir devlet? Hele de bir sosyal devlet? Bunları neden mi anlattım? Son günlerde Göç İdarelerinde işten çıkarılan işçilerle alakalı sonuçlanan bir mahkeme var.24 işçinin haksız yere işten çıkarıldığı kararını vermiş mahkeme. İşe ifadelerine ancak işveren (memur) almak istemezse tazminatını ödemelidir demiş. Birçok ilde olan bu kurumun bazı il müdürleri işçileri işe almış bazı illerdeki il müdürleri de mahkemenin verdiği kararın ikinci kısmını uygulayacağız demiş. Yani Şanlıurfa il göç idaresi kendi bünyesinde çalışan bu işçileri işe almaya karar vermiş. Ama Gaziantep İl göç idaresi ise almamaya. Ne olacak şimdi? Bu adalet mi? Devlet bunu yapar mı? Biz buna sessiz mi kalacağız? Bu yanlış uygulama düzelene kadar sesimizi çıkarmaya devam edeceğiz. Son olarak Bilge lider Aliya'nın adalet ile ilgili söylediği şu sözün devletin bütün kademelerine büyük harflerle yazılmasını tavsiye ediyorum: "Düşmanlarımıza tek bir borcumuz var, o da Adalet" açıklamalarında bulundu.
ÖZEL HABER/Remzi Yıldırım/gastepress.com
Yorumlar
Kalan Karakter: