Daha öncede gündeme getirdiğimiz bir konuda tekrar yazmak istedim. Artık kanayan bir yara haline gelen kadın cinayetleri üzerinde durmak istiyorum. "Cennet annelerin ayakları altındadır" diyen bir peygamberin ümmetiyiz. Ama yıl, her ay, binlerce kadınımız malesef hayattan kopartılıyor. Oysa bize ne kolay geliyor. Bir kadını en fazla 5 gün konuşuyoruz. Ondan sonra? Ondan sonra unutup gidiyoruz. Her zaman olduğu gibi ateş düştüğü yeri yakıyor. O kadının ailesi, anne, babası kahroluyor. Biz bilmiyoruz neler yaşadıklarını. Annenin her gün uyandığında kızının mezarına dökülen gözyaşlarını duymuyoruz. Babanın içindeki yangını görmüyoruz. O kadının ardındaki yıkımları görmüyoruz. Ne ara böyle vicdanımızı yitirdik. Siz ne ara bir insanın hayallerini çalacak kadar yüreğinizi yitirdiniz. Sözde eğitimli bir erkek bile kadın öldürüyor.
Soruyorum insan öldürmemenin eğitimi var mı? Ya da eğitim diyince aklımıza kuru bilgiler mi geliyor? Bu ülkede kadın olmak zor. Kadın olarak yaşamak daha da zor. Hesap gününde ne diyeceğiz ? Sahi diyebilecek miyiz "Biz kadınları koruyamadık, her gün gittiler yaşamdan" diyebilecek miyiz?
Özgecan'dan sonra son olsun dedik olmadı. Emine Bulut'tan sonra son olsun dedik olmadı. Pınar'dan sonra son olsun dedik olmadı. Duygu'dan sonra son olur mu? Biter mi arkalarından döktüğümüz gözyaşları, yıkılan hayaller, solan hayatlar...
Ece Üner'in dediği gibi " Türkiye'de kadın olmak zor ama kadın ölmek kolay."
2019 yılında 474 kadın öldürülmüş. 2020 yılının verileri ise bir önceki yılı aratıyor.
Biz kadınların acısı artık duyulmuyor, görülmüyor.
Biz kadınlar her gün acı çekiyoruz. Çünkü birimiz öldürüldüğünde diğeri de öldürülüyor. Aynı gerekçelerle bugün ben öldürülebilirken, yarın sen.
Biz kadınlar ölmezden gelemiyoruz, siz de görmezden gelemeyin.
Bu ülkede rahatça yaşamak için bir şeylerin değişmesi gerekiyor. Bu konuda en çok biz kadınlara iş düşüyor. Çünkü bir erkeğe öldürme dediğinde anlamıyor. O zaman biz anlatacağız, biz anlayacağız. Bir erkeğe her şeyimizi verecek kadar bağlanmayacağız. Ona hayatımızda söz sahibi olma şansını vermeyeceğiz. Vermeyeceğiz günü geldiğinde hayatımızı bizden almasın. Dünya öyle kirli bir hale geldi ki. Olan olayları şaşkınlıkla izliyorum, izliyoruz.
Evet herkesin düşündüğü gibi kadına şiddetin önüne geçmeliyiz. Kadının toplumdaki yerini değiştirmeliyiz. Kadını sadece ev hanımı objesi olarak görmelerine izin vermemeliyiz. Kadın güçtür, kadın annedir, kadın çocuktur, kadın her şeydir. Kadına şiddetin önüne geçmek için ne yazık ki kanunlarımız yeterli gelmiyor. Aslında açık bir şekilde ifade etmekte yarar var ki bu konuda sorunumuz kanunlarımız değil. Kadına yönelik şiddetin önüne cezaları ağırlaştırarak geçmek mümkün olmayacak gibi duruyor. Şöyle ki ; gerek anlık bir öfke gerekse cinnet anında fiili gerçekleştiren şahıs sonrasını çoğu zaman düşünmüyor. Bu bağlamda da kadını aslında yasa değilde zihniyet korur gerçeği gün yüzüne çıkıyor. Son zamanlarda artış gösteren olaylarda karşısında sosyal medyada yayılan akımı görmüşsünüzdür, #challengeaccepted hastegi ile kadınlar seslerini duyurmaya çalışıyor. Yine her zaman olduğu gibi adaleti sosyal medyadan sağlamaya çalışıyoruz.
Artık kadınlar ölmesin. Hep birlikte yaşatalım diyelim..
Var mısınız?
Kalın sağlıcakla..
Sultan hanım yazılarınızı severek takip ediyorum , toplumuzun yarayan kanası kadın cinayetlerine deyinmişsin, keşke kötülük olmasa keşke biraz düşünseler biranda hırslarının esiri olmasalar.Bir düşünseler, Kadınları da, kendilerinide, cocuklarınıda doguran nın bir ana, bir kadın, bir kızkardeş, bir abla, bir teyze, bir hala, en önemlisi de cocukların ın Annesi Bir Eş oldugu nu unutup Nasıl kIYORLAR
Çok güzel ifade etmişsiniz. Elinize kaleminize sağlık
Kadın cinayetlerinin dediğiniz gibi artık durması lazım Sultan Hanım. Bunun için ise güzel bir proje var. Kadına yönelik şiddetin önünü kesmek ve kadınları korumak amacıyla yapılan İstanbul Sözleşmesini hep birlikte destekleyelim. Hep birlikte "İstanbul Sözleşmesi yaşatır" diyelim..
Ne yazık ki ülkemizde kadın cinayetlerinin ardı arkası kesilmiyor. Ama biz kadınlar artık ölmek istemiyoruz. Bu zihniyet yapısının değişmesi, psikolojinin düzelmesi lazım. Her gün kadın cinayeti haberi görmekten yıldık. Yazınızda da çok güzel ifade etmişsiniz kaleminize sağlık.
Ağzınıza saglık çok güzel anlatmışsınız Sultan hanım. Maalesef insanlarımız çok agresifleşmişler güçleri de kadınlarımıza yetiyor. Bunların evlenmeden önce kan testi ile birlikte pisikolojilerinede baktırmaları gerekiyor.hasta olan erkek ne kanun ne de yasadan korkar aklına sonrası gelmiyor. Olan kadınlarımıza oluyor. Allah akıl, vicdan versin ne diyeyim.
Ağzına sağlık cnmmm çok haklısın kadın evin direği kadinlar bir çiçek kadınlar olmasan erkekler bir hiç ama yinede kadınlarımızın değeri yok Allah yardımcımız olsun Allah tüm kadınlarımızı kızlarımızı bu tip canı erkeklerden korusun ins
Yazınızı okurken okadar duygulandim ki,sultan hanim agladim ne güzel anlatmışsınız umarım biraz olsun okuyan erkekler de duygulanir ve artık olmeyiz.kaleminize o güzel yüreğinize saglik.