Bİr ortak dost düğününde, düğündeki protokol masasının birinde, milletvekilleri , il başkanları ve ağırlığı yeten birkaç isim daha oturuyorlar. Konu masada da bulunan MHP milletvekili 3. sıra adayı Adnan İncetoprak’ın belediye başkan adayılğından açılmış. İncetoprak’ın belediye başkanlığı adaylığını hakettiği ve iyi bir yerden aday olması konusunda masada oturan herkes ittifakla fikir birliğine varmış.
Bu arada Ak Parti milletvekili Şaban Çopuroğlu dayanamamış ve Adnan İncetoprak’a sormuş ;
“nereyi düşünüyorsunuz” diye, tam İncetoprak bir cevap verecekten, topa hemen masadaki bir diğer milletvekili Baki Ersoy girmiş ve bu “gereğinden daha fazla anlam ve merak yüklü” soruya yanıt vermiş :
- Melikgazi olabilir ağam..
Bunun üstüne Kayseri AK Parti milletvekili Şaban Çopuroğlu klasik cevabı yapıştırmış :
“bunu büyüklerimiz bilir vekilim”
Bence Adnan İncetoprak,” milletvekilliğinde ucundan döndük acaba bir belediye başkanlığı adaylığı olur mu” diye düşünüyor hatta hedef büyük ve enazından Melikgazi , verseler büyükşehir
Bu diyaloğu taraflara teyit ettirdikten sonra Adnan İncetoprak’a telefon görüşmemizde net olarak şunu sordum, “peki aday olacak mısınız bu sefer ?” İncetoprak’ın yanıtı şöyle oldu :
“geçen sefer de aday adayıydım biliyorsunuz, ancak ittifakla belirlenecek iller arasına 41. il olarak Kayseri de alınınca bu durumda ittifakın aldığı kararlara saygılı olarak geri durduk. Ancak bu sefer inşallah Cumhur İttifakı’nın alacağı kararla aday olmamıza bir mani hal olmazsa, Melikgazi ve Talas’tdan aday olmayı düşünüyorum inşallah. Haylırlısı. “
Bakalım MHP Genelbaşkanı Devlet Bahçeli’nin önerdiği ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da “tamam” dediği koç başı aday belirleme yönteminden çıkan sonuç Adnan İncetoprak’ın yolunu açacak mı ?
Aynen İncetoprak’ın dediği gibi haylırlı olsun
BİR KERE DE HACILAR’DA AÇILIŞ OLSUN !
Toplantıların, açılışların sohbetlerinde aslında o kadar “kinayeli ve göndermeli” sohbetler yapılır ki ancak biz gazeteciler gündemin yoğunluğundan ya da kafamızın asıl haberin bunlar olduğuna basmamasından dolayı, o sohbetlerdeki onlarca “üstü kapalı mesajları” duymayız, duysak bile arada kaynar.
Özellikle Çevre Bakanı Özhaseki bunu çok yapar eğer, Özhaseki Bakan günüdeyse ve neşesi de yerindeyse, etrafında sohbet ettiği kişilerle olan diyaloglarında, sohbete konu olan kişi ya da kurumlara öyle göndermeler yapar ki, inanamazsınız. Sohbettekilerin çoğu, Özhaseki kadar zeki ve olaylara “gerilere gidiş gelişli şehir hafızası” ya da “ arşiv bilgisi gerektiren” birikimle bakamadıkları ve çoğu yalakalar grubundan olduğu için, Özhaseki’nin aslında söylemek istediği ve hatta söylediği pekçok konu başlığı gargaraya gider, unutulur.
İşte bunlardan bir tanesi de Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan için söylendi. İsim vermeyeceğim zira biraz incitici bir güya, “üstü kapalı gönderme”.
Malum seçimler yaklaştıkça belediyelerin de hizmetlerine yönelik açılıları vesaire artıyor. Ve bu açılışların neredeyse çoğuna katılan Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan yine bunlardan birine gelmişti. Açılış yapıldı, kurdela kesildi , konuşmalar vs.. sonunda makam araçlarına binilip bir başka açılışta buluşmak üzere insanlar vedalaştı. Ama bu arada ayak üstü yapılan kısa bir diyalogda, Hacılar Belediye Başkanı Özdoğan’a net bir gönderme vardı, öyle üstü kapalı falan da değil.
İki gazeteci ve birkaç bürokrat ile 2 belediye başkanının olduğu ayak üstü sohbet grubunda , Özdoğan’ın arkasından konuşulanın özü şuydu : “Ya Bilal Başkan her açılışta yer alıyor, boy gösteriyor. Bir kere de o bir açılış yapsa da, onun açılışına katılsa insanlar, öyle değil mi “ Bunu kimin söylediği önemli değil isim vermeyeyim ama bir gazeteci demekle yetineyim, lakin asıl önemlisi olan diğer belediye başkanı ve bürokratlar falan da “yok canım, olur mu doğru değil” falan da demedi” Gülüp geçtiler, sonra herkes aracına binip gitti.