Evet satar..
Ama körseniz, ve ülkeyi ve de seçmenin
Gerçekten neye göre karar verip neye göre
Oy kullandığını 22 senedir ne 22 senesi hatta
1950’den bu yana anlamadıysanız
Size göre bu vatandaş oyunu bir pula bile satar...
Muhalefet bu kadar sığ ve basit düşünüyor işte
Çünkü gerçekler hoşuna gitmez..
Peki nedir bu gerçekler..
İşte bu seçim döneminin son seçim yazısı,
bu gerçeklerle ilgili...
Neymiş bu ger çek... ?
Geçmişte, seçmene, oy zamanı, düdüklü tencerenin
Kapağını veren, seçimden sonra da
Tencere kısmını verirdi.
Şimdi moda yardım kolisi vermek.
Yani yardım kolisi Ramazan sebebiyle,
“yardım” gibi oluyor, oyunu satmak olmuyor da
Ama su ısıtıcısı (kettle) almak oyunu
Satmak oluyor...
Su ısıtıcıları dağıtılıyor,
Açıktan para veriliyor, et paketleri,
Gıda kolileri Alenen hane halkındaki, oy sayısına göre veriliyor adeta ve hatta....
Alışveriş kartları havada uçuşuyor.
Bunların oya tesiri olur mu ?
Bundan önce şu sorgulanmalı ama
Bunun sorgusu artık Türkiye için çok lüks.
Yani bir gıda kolisine, bir su ısıtcısına,
İki kilo ete, oyunu satan olur mu ?
Muhalfete göre oluyor...
Ama hemen söyleyeyim, vatandaşa
ne verirseniz verin..
Alır ama oyunu yine “aklı selimle”
Gerektiği şekilde kullanır.
O yüzden , böyle tepeden tepeden
Efendim ete, süte, paraya, yardım kolisine,
Alışveriş çekine, güya oyunu satan vatandaşı,
Hakir görmek, ahlaksız görmek bence,
Asıl ahlaksızlık ve körlük..
Burada sorulması gereken tek soru şu;
PEKİ VATANDAŞ BU HALE NASIL GELDİ
VE BİR ADIM ÖTEKİ SORU DA,
VATANDAŞI BU HALE KİM GETİRDİ ?
Ben değil herhalde !
Bakın, muhalefet de kolayını bulmuş,
diyor ki :
“siz müstehaksınız, dert yanar sonra
Gider Ak Parti’ye oy verirsiniz, .beter olun”
İyi de gezi zekalılar ordusu , vatandaş salak
Ya da Mazoşist mi ki, kendini,
üç kuruş paraya çalışmaya mahkum edenlere,
bile isteye, gidip tekrar oy versin.
Kör müsünüz be mübarekler,
hala ve hala, halk size güvenemiyor..
Bir güvense...
O , “dağları ben yarattım, bidon kafalı
Göbeğini kaşıyan adam beni anlamıyor
Bana rağmen gidip A-ke-pe ye
Oy veriyor, ohh olsun” kolaycı
Bakış açısından bir kurtulsalar.
Ve hakikaten iktidara gelmek için yollara
Düşüp emek harcasalar ve bunun yıllar sonra da
Olacağına hesaba katarak, sabırla çalşısalar.
Ama dertleri bu değil artık inandım!
Dertleri, “sorumsuz muhalefet” keyfini sürmek.
Vatandaşın derdiyle “gerçekten“ dertlenip
Ortaya düşse, halka bir güvendirse kendini,
Vatandaş ne yapacağını biliyor zaten
Ammmaaa.. !
Bunlar galiba,
“proje partileri” ve “proje liderleri”
Olmalı ki,
her dönemde ne yapıp yapıp,
En olmadık yerde, şapkadan tavşan çıkarıp
Ak Parti’ye seçimi kazandırıyorlar.
Yoksa, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik
Durumdan memnun olan, aldığıyla geçinen
Bayramlar yaklaştıkça, hanım alışveriş listesini verdikçe,
Küçük çocuk bisiklet, büyüğü tablet istedikçe
Kazandığı yetmediği için, yüreği sıkışan vatandaş,
Gerçekten, bunlara çare bulacak bir lider,
bir parti görse, niye peşine düşmesin ki !
Fazilet’ten olma Ak Parti kurulduğunda
Hazırda tek bir oyu var mıydı ?
Yoktu..
Erdoğan çıktı, ülkenin içinde bulunduğu şartları
Değerlendirdi ve nasıl çözeceğini anlattı.
Elinde dürbünle çare arayan vatandaşı Inandırdı
ve 22 yıldır da iktidarda.. 23’e gidiyor..!
Bu gezi zekalı muhalefet oldukça, 33’e de gider 43’e de...
Ak Parti kazanmıyor, muhalefet kazandırıyor.
İşin özeti ve son seçim yazımın ana fikri de bu.
Zira vatandaş, ülkesinin kıymetini
muhalefetten daha çok biliyor.
Ve ülkesini muhalefetten daha çok seviyor.
Ve de ülkesini her şeye rağmen korumak uğruna
Kendini yine geçim cenderesinin içine atmayı yeğliyor.
Nokta...