Evet aynen Kayseri’de, belgelerle şekillenmiş ve son hali verilmiş adaylıkları “karıştırmak” ve Kayseri kamuoyunda da zihin bulanıklığı yaratmak isteyenler var.
Bunlara inanmamak, algı operasyonuna gelmemek lazım.
Zira,
Recep Tayyip Erdoğan ne diyorsa o !
Gerisi, kafa karıştırmaktan başka birşey değil.
Yani Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sefer öyle bir çalışıyor ki, aklınız durur, hakikaten, başta Büyükşehirler olmak üzere, 81 şehir ve bine yakın ilçeler için deyim yerindeyse, müthiş bir network oluşturmuş, gelen tüm bilgileri birkaç yoldan teyit ediyor.
Ne kimsenin dediğine inanıyor ne de, kimsenin dediğini yabana atıyor.
Sahadan yani, teşkilatlardan gelen bilgiler, Erdoğan’ın kendi “ekibiyle” yaptırdığı, araştırma sonucu gelen bilgi ve buna dayalı oluşturulan raporlarla, kıyaslanıyor.
Burada aynı zamanda teşkilatların güvenilirliği ve birilerinin dümen soyuna girip girmediği de kontrol ediliyor.
Mesela, Kayseri için burada yapılan anketlerle , Reis’in yaptırdığı anketler arasında fark var. Hem de bayağı fark var. Mesela bence Erdoğan’ın kafası buna müthiş takılır ve dibini araştırır, araştırıyor da.
Bu kriterler ve elemelerden sonra elek üstünde kalan isimler var, bunlara göre ya, hepsi yerinde kalacak ya da, Memduh Başkan abiliğinde diğer merkez ilçeler değişecek.
Yani her iki durumda da Memduh Büyükkılıç.
Siyasetin VAR odası yani, Külliye’nin, kendi yaptırdığı çalışmalar VAR.
Mesela burada, memnuniyet ve bilinirlik aday sorgulaması anketindeki sıralamaya göre, bölgemizde Palancıoığlu hariç hepsinin ortalaması yüzde 70-85 arası.
Ama Palancıoğlu isminde ısrar edilmek isteniyorsa da lakin kulislerden ulaşan bilgilere göre, Külliye’nin verilerinde bu isim “şirinleştirilemiyor“, söylenenlere “uygun hale” bir türlü gelemiyor. Haa buna rağmen Erdoğan, “olsun ben iki kere gelir Cumhuriyet Meydanı’nda konuşur, Palancıoğlu’na kazandırırım” diye özel bir düşünce içindeyse bilemem.
Çünkü önünde, her manada yapılan araştırmadan, her türlü kriter sorgulamasından, ilk sırada çıkan ve şehrin yaklaşık 30 senedir bağrına bastığı, destek verdiği Memduh Büyükkılıç ismi var, kapı gibi duruyor..
Kayseri’yi, Kayseri yapan isimlerin neredeyse tamamını siyasete sokan, “abi isim” olan Büyükkılıç, hiç birşey için değilse bile, tüm Erdoğan kriterlerine uymuş şekilde ve ayrıca da , sırf ahde vefa gereği bir dönem daha başkanlığı hak ediyor.
AK PARTİ İL BAŞKANLIĞI TEMAYÜLÜ KÜLLİYE’NİNKİNE UYDU MU ?
Kayseri il teşkilatının “gölgesinde” ve “hegemonyasında” yapılan sözüm ona tarafsız temayülde, Büyükkılıç’ın ismi düşük çıkmışsa, bunu Erdoğan kendi kendine sormaz mı ? Yani, yapılan düzgün anketlerde ve yoklamalarda, faaliyet raporlarında hep en önde çıkan ve bilinirliği ile memnuniyeti anlamında en yakın rakibine 15-20 puan fark atan bir isim, nasıl olur da teşkilatın yaptığı temayülde düşük çıkar ? İşte bu, “ nasıl olur” sorusunun yanıtı, neredeyse ömrünü siyasete ve bu memlekete adamış olan Erdoğan’da bulmuştur. (yutmaz yani)
Gerek Külliye’nin gerekse, tarafsız şirketlerin yaptığı tüm anketlerde açık ara her manada önde çıkacaksın, sonra, sadece Ak Parti Kayseri il Başkanlığı’nın “güdümünde” yapılan temayülde oyların düşük çıkacak.
Brehh ...Brehhh.
Gaakk gaakk gagkiri gakkk (kargaların gülüş sesleri)
Bu bile, gerçeğin ne olduğunu tek başına göstermeye yeter bir kıyas imkanı.
Gerisi lafı-ı güzaf.
İlle de bizim dediğimiz ve sözümüzden çıkmayacak isim olsun diyorsanız ve Külliye’yi de, bir şeklide allem edip kallem edip ikna ediyorsanız da,edin..
Edin ama unutmayın ki, Kayseri’ye yazık edersiniz ve aynı zamanda Ak Parti’nin oylarını da heba etmiş olursunuz.
Gerçi diyorsanız ki, "bu son gittilik, Ak Parti yerel yönetimler ve buna paralel iktidar döneminde bundan sonrası tufan, hele biz, bir dönem daha iktidarı ve yerel yönetimi elimizde tutalım, nimetlerinden faydalanalım ve bunu yaparken bize pürüz çıkarmayacak belediye başkanlarıyla çalışalım"
Niyetiniz buysa , size aferin Kayseri’de de kocaman bir geçmiş olsun.
Ama bunun 1 Nisan sabahı açıklaması zor olur gibi...(görebiliyorsanız tabi ki)
Tıpkı, Ayşe Böhürler’in seçim gecesi “ nedir bu düşüşün sebebi, teşkilat olarak hesap vermelisiniz “ deyip de, buna karşılık, verilemeyen “kişisel ihtirasların hesabı” gibi, yerel seçim sonrasında da, yine, şahsi ikbal odaklı hesapların sonucu ortaya çıkan düşük oylu zaferlerin hesabı verilemeyecek.
Ama bu arada, Kayseri Ak Parti’nin kalesi olmaktan çıkıp, Ak Parti’nin gailesi haline dönüşecek, çünkü bu sefer hesap sormalar alenileşecek.
Mesela bu sefer Ayşe Böhürler’i (hiç değilse) kimse susturamayacak !
RAKAMLARLA PALANCIOĞLU VE BÜYÜKKILIÇ !
Size rakamlarla Palancıoığlu’nun ve Büyükkılıç’ın Ak Parti’ye, bugüne kadar ne kattığını ya da katmadığını da, anlatayım.
Palancıoğlu henüz siyaseten ortalarda yokken, 2009’da Talas Belediyesi yerel seçimlerini Ak Parti’den aday olan Rıfat Yıldırım, yüzde 47.40 oyla kazanmıştı. Aynı seçimlerde Melikgazi’de Memduh Büyükkılıç da, yüzde yüzde 61 oy almıştı.
Sonrasında, 2014’de, Talas Belediye Başkanı adayı gösterilen Mustafa Palancıoğlu yüzde 47. 12 ile yani kendisinden önceki başkanın aldığı oyun üstüne , “ismiyle bir şey koyamayarak” hatta, az da olsa, oy kaybederek kazanmış. Yani sermayeden yemiş... (üstelik de Ak Parti’nin en güçlü olduğu dönem içindeydi)
Yani Palancıoğlu ismi Talas’ta ekstra bir oy getirmediği gibi götürmüş bile.
Aynı seçimlerde, Memduh Büyükkılıç yine Melikgazi’den aday gösterilmiş ve yüzde 61 .1 ile kazanmış.
Yine sonraki seçimde yani 2019’da bu sefer Palancıoğliu Melikgazi’ye aday gösterilmiş ve Melikgazi Belediye Başkanlığı’nı, Büyükkılızç’ın miras oylarıyla ve esen Erdoğan rüzgarıyla, yüzde 3 artışla, yüzde 64 ile kazanmış.
Peki Talas’ta Palancıoığlu’nun yerine gösterilen Mustafa Yalçın, daha önce yüzde 47 ile aynı yere seçilen Palancıoğlu gittikten sonra, yüzde kaç oy almış. Hemen söyleyeyim, yüzde 55.7 Neredeyse Palancıoğlu’ndan yüzde 8-9 oy daha fazla almış.
Pekİ, Memduh Büyükkılıç ne yapmış bu seçimde. , Kayseri Büyükşehir Belediyesi başkanlık seçimini yüzde 63.6 ile almış... Yani oylarını yine artırmış.
Yani Mustafa Palancıooğlu daha ziyade, girdiği seçimlerde kendi adıyla bir oy getirmemiş ya kendinden öncekinin hazır oylarına konmuş ya da, kendinden öncekinin oylarını düşürmüş, ama kazanmış.
Peki Memduh Büyükkılıç ne yapmış, kendi oylarını da sürekli artırmış ve nihayetinde Büyükşehir Belediyesi’nde de oyları yüzde 5-6 puan artırarak yüzde 64’e çıkarmış. Şu anda da vatandaşın hizmet memnuniyeti yüzde 75 leri geçiyor, Büyükkılıç’ıın bilinirliği de yüzde 85. En yakın isme enaz 20 puan fark atmış durumda.
Peki ne olacak şimdi ?
İster, yapılan “gerçek anket” sonuçlarına bakın, ister Büyükkılıç ‘ın girdiği tüm seçimlerdeki aldığı oyları artırıp artırmadığına bakın, her nereye bakarsanız bakın, bu ismi nasıl yok sayıp, şehir bıktı deyip ekarte edebilirsiniz ? Şehir bıktıysa siyasi isimlerden, sadece Memduh Bey midir yıllarca, Kayseri’ye siyaseten ve idareten yön veren? Bakın bakalım etrafınıza kim kaç senedir siyaseten şehrin yönetim sahnesinde. Ve deneyimleriyle de müthiş şekilde, şehre faydalı olmaya ve hizmet etmeye devam etmiyorlar mı ? Bal gibi de ediyorlar.
Her fırsatta bu isimlerin birikmiş deneyimleri ve yıllar içinde oluşmuş güçlerinin faydasını görmüyor mu bu şehir ? Görüyor.
Her şeye rağmen Palancıoğlu ile girilecek seçimde, eğer yüzde 63.6’dan az oy alınırsa , hele hele oylar, yüzde 60’ın, yüzde 55’in altına iner, yüzde 50’ye yaklaşırsa, bunun cevabını kim verecek ?
Bu olası oranlar yakışır mı Kayseri’ye ? (Ak Parti kalesi ise eğer).
Ama olacak bu, şimdiden buraya not düşüyorum ki, yarın böyle bir durum olursa , sonsuza kadar bunları hatırlatayım diye.
Bunun hesabını kimse veremez ! (hesap sorulur mu ona da bilemiyorum, çünkü bugüne kadar Erdoğan dahil kimse oy kayıplarının hesabını sormadı, görmedik)
Zira, herkes biliyor ki, beni de aday gösterseniz, Kayseri’nin Erdoğan’a olan sevgisi ve yürekten sadakati nedeniyle, Ak Parti Kayseri’de, yerel seçimde yine, tulum çıkaracak.
Ama, yüzde 51 ortalamayla ama, yüzde 65 ortalamayla. Azına çoğuna bugüne kadar bakılmadı, sonrasında her şey unutuluyor, nasıl olsa kazandık denilip, hesaplar bir başka bahara, muhasebe dilinde şüpheli alacaklar hesabına atılıyor.
Hülasa, yani yenilerin deyimiyle özetle;
Küçük olsun benim olsun diyorsanız , yolunuz da, akibetiniz de açık olsun. (Mesut Yılmaz gibi)
Ama büyüyerek oylarımızı artırarak gidelim diyorsanız da, yolunuz da akibetiniz de hayırlı olsun. ( Ak Parti’nin ilk yılları gibi)
Tercih, karar vericilerin !
Küçük olsun benim olsun diyorsanız , yolunuz da, akibetiniz de açık olsun. (Mesut Yılmaz gibi) Ama büyüyerek oylarımızı artırarak gidelim diyorsanız da, yolunuz da akibetiniz de hayırlı olsun. ( Ak Parti’nin ilk yılları gibi) Tercih, karar vericilerin ! sayın Sağırsoy ne güzel demişisiniz... lafın özü bu aslında... takipteyiz...
Hasan bey teşekkür ederim desteklerinizle İnşallah yazmaya devam
Sayın İlter bey ben sizi çok uzun yıllardır takip ederdim bir ara yazılarınızı bulamadım ama şimdi gastepress.com da tesadüf oldu tekrar okumaya başladım sizin analizleriniz hep gerçek çıkıyor ve anlatı tarzınız çok hoşuma gidiyor yine bu yazınızdada kimsenin görmediğ yada görmek istemediği yerden açıkca anlatmışsını sizin gibi gazetecilerin hep yazması gerekiyor....
Teşekkürler,siz okudukça ve yapıcı uyarılarınızla da ufkumu açıp destek oldukça Allah ömür ve akıl sağlığı verdikçe yazacağım inşallah. Sağolun
İlter Bey merhaba. 2019’da ittifakla girdiler o sebeple oylar bir miktar arttı. Aslında MHP ciddi anlamda fire verdi. İyi Parti aday çıkardığında MHP seçmeni oraya teveccüh gösteriyor ama CHP’ye öyle olmuyor. Kocasinan ve Melikgazi arasında normalde 1 puan oynar ama son yerel seçimde Kocasinan’da muhalefetin birleşik adayı (İyipli) 8 puan fazla aldı. Muhalefet birleşik girse Talas’ı alabilirdi çünkü orada Zafer Partisi’nin bile %4 oyu var. AK Parti’nin Sarız’da oyu seviyesinde, MHP en yüksek oy aldı ama yine de ikisi toplamı 50 etmiyor. Muhalefet ayrı girerek burayı da Pınarbaşı’na da kaybedecek. 2019’da bile üç dört ilçede BBP adayları 15 üstü oylar aldılar. İyi bir stratejiyle, Tomarza’daki Osman Koç gibi ülkücü kökenli adaylarla 4-5 ilçe alma imkanları olabilirdi. Ayrı giriyorlar ve bir ilçe dahi zor.