Siyaset kazanı fokur fokur kaynıyor.
Hatta kaynaya kaynaya dibi tuttu.
Hergün yeni bir senaryo fısıldanıyor.
Herkes kendi hikayesini yazıyor.
Her, aday adaylığı düşünen,
Kendine göre, yol haritası çiziyor.
Adaylık konusunda, birkaç formül var.
Birincisi herkes yerinde.
İkincisi, Büyükkılıçla,
Çolakbayrakdar yerinde,
Melikgazi’ye Gökhan Ülke ve
Talas’a Mustafa Demir.
Üçüncüsü, hepsi yenilenir.
Büyükşehir’e Palancıoğlu,
Melikgazi’ye Gökhan Ülke,
Kocasinan’a Hilmi Kürtüncü ve
Talas’a Mustafa Demir.
Şimdi diyeceksiniz ki
Hilmi Kürtüncü nereden çıktı ?
Evvelden katiyen olmam diyen
Hilmi Kürtüncü artık “olmam” demiyor.
Elitaş’ın öz teyzeoğlu, Özhasekiler damat,
Yani her iki tarafla yakın akraba.
Böyle olunca, şimdi kendi gidip
şuraya aday olmak istiyorum demiyor.
Ama eskisi gibi de, ayak direyip
Asla ve zinhar olmam da demiyor.
Hatta, Ahmet Hilmi Kürtüncü 1 adım daha
Yakına geliyor ve diyor ki,
“Aday gösterirlerse HAYIR DEMEM”
Yani yeşil ışığı karşıdan bekliyor.
Kürtüncü ne iş yapar peki ?
Babasının, Kibar Holdingi patronu
Asım Kibarla çocukluk arkadaşı
Olmasından kaynaklı yakınlık sebebiyle,
Yıllar öncesinde, Kazancılardaki ayakkabıcılık
Işini bırakan Kürtüncü ailesi, ASSAM Saç Şirketi’nin
Kayseri bayi olur ve yıllardır bu işi yapar.
Yani hali vakti de yerinde Kürtüncü’nün.
Bir özelliği de , ister Elitaş olsun ister,
Özhaseki olsun, doğru bildiğini kırıp
Dökmeden, saygı sınırları içinde ama
dikine, kıvırtmadan söyler.
Bugüne kadar kenarda turan Kürtüncü,
Artık siyaset sahnesinde ben de varım,
Ama bir farklı, gidip “verin” demem de diyor.
Gel derlerse giderim modunda.
Hayırlısı olsun.
Kaldı şurda 10-15 gün.