GÜVENLİK VE TEMİZLİK ALARM VERİYOR, YABANCI TUR OPERATÖRLERİ DUYMASIN... !
REKLAM AFİŞİ Mİ, ATATÜRK VE CUMHURBAŞKANI AFİSLERİ Mİ BİLEMEDİM !
AYRICA VİP’TEN GELİP VİP’TEN GİDEN MİLLETVEKİLLERİNİN UMRUNDA DEĞİL !
Kayseri’ye hava yoluyla gelen bir yakınımı almaya gittim ve “gelen yolcu salonu” yeterli olmadığı için sokakta bekleyeceğim söylendiği anda başlayan itirazlarım ve araştırmalarım sonucunda neler çıktı neler, ben bile şaşırdım.
O kadar aceleye getirilmiş ve öylesine garip bir projelendirme yapılmış ki, artık bu saatten sonra “git derdini Marko Paşa’ya anlat” misali, geçmiş olsun, iş işten geçmiş, anan donunu bağlasın tarzı yani.
Ve pekçok eksiklik ve yanlışlıklara rağmen de, projede bu şekilde yer aldığından, müteahhit de projede ne varsa onu yapıp, teslim etmiş. Kesin kabul de yapılmış, ödenecekler ödenmiş, kesin kabul öncesine kadar, içeride tutulan müteahhit teminatları da çözülmüş. Yani müteahhite söyleyecek tek kelime yok.
Geriye kalıyor bürokratlar..!
Ey mübarek Ulaştırma Bakanlığı ilgili daire bürokratları ve tabi ki Bakan’ı; milletin hayalinde yokken, Kayseri seçim meydanlarında bugüne kadar bilmem kaç kere “oldu, bitti, kredisi çıktı, resmi gazetede yayınlandı, temeli atıldı, falanca yıl biniyoruz “ gibi “sahte müjdeler” verilen, hızlı treni “getirememe başarısını” gösterdiniz, ve 1,5 milyonun umutlarını da, bu konudaki sabrını da tükettiniz.
Ona eyvallah !
Ammaaaa...
Gözünüzün önünde ve herşeyi sizin elinizde olan koskoca havalimanında bu kadar basit BECERİKSİZLİKLERİ nasıl becerdiniz, bu da sizlere ait bir yetenek olsa gerek.
Yahu kardeşim, yolcu kapasitesi 6 milyona kadar çıkarılabilir diyorsunuz. Bu kadar yolcu geleceği düşünülerek projelendirilen bir havaalanında, gelen yolcu bekleme salonu kıç kadar olur mu be mübarek, ve sadece bu mu değli tabi. Mesela gidin bakın bakalım Havaalanı Emniyet Amiri’nin odası kaç metrecik, söyleyeyim 3,5 - 4 metrekare, tavşan yuvası gibi, gidin ölçün isterseniz.
Yazıktır! Şaka mısınız ya...
Bu kadar basit bir konuyu beceremeyen, beceriksizler nasıl bir araya geldi hayretler içindeyim.
Sizlere beceriksizlikte yılın nobel ödülü verilse, azdır.
Kör müydünüz, yoksa Kayseri‘yi mi sallamadınız ?
Belli ki, Kayseri ağzıyla söyleyecek olursak, bizi masimemişsiniz (ciddiye almamış, sallamamışsınız.)
Ama unutmayın, birike birike ne oluyor biliyor musunuz ? 31 Mart oluyor ve Kayseri sizi sallıyor, gördüğünüz ve yaşadığınız üzere...
Bakın şimdi, gelen yolcu salonu yok ve kapının önünde dışarıda bekliyoruz. İyi de hac mevsimi geliyor, binlerce yolcunun yakını karşılamaya gelecek, o zaman ne yapacaksınız ? Bu insanlar nereye tuvaletini yapacak, susarsa ne olacak, başına güneş geçerse kim bakacak ?
Yukarıya, giden yolcu salonuna mı aktaracaksınız. Oradakiler ne yapacak peki ? Yani yolcusunu uğurlamaya giden içeri giremeyecek mi? Hac sezonu boyunca da, bu sefer giden yolcuların salonu ile gelen yolcuların salonunu mu yer değiştireceksiniz? Yahu anlatması bile karışık, siz bunu nasıl becerdiniz, inanın tebrik etmek lazım, her bir bakanlık yetkilisini.
Aferin size...!
Dönüyorum Kayseri’yi yöneten atanmışlarla, her türlü sorununu çözmesi için seçtiğimiz milletvekilleri, siz ne yaparsınız?
Uyumaya devam mı?
Ama siz de haklısınız, sizin derdiniz değil ki, size ne, siz bizler gibi vatandaş mısınız ki, normal kapıdan girip, normal kapıdan aile yakınlarınızı karşılayasınız.
Siz, bizim kendi elimizle verdiğimiz ayrıcalıklardan sonuna kadar yararlanıp, bizim dertlerimizden uzaklaşan SEÇİLMİŞLERSİNİZ....
Bizleri ikinci sınıf vatandaş yerine koyan kanunlarımız gereği, size verilen VIP ayrılacağıyla siz, her yerde bu muameleyi gördüğünüz için, vatandaşın gerçek sorunundan her zamanki gibi, BİHABERSİNİZ. ŞİMDİ DE AYNI.
ŞAŞIRDIK MI ...?
HAYIR !
Bir kere de, normal insanlar gibi gidip gelin de görelim sizi... Ya da, bir kerecik vatandaşın isyanına ve derdine kulak verin de, iş yaptığınızı görelim, bizimle ilgilendiğinizi , derdimizle dertlendiğinizi görüp inanalım.
Yalancıktan da olsa yapın, bunu bari.. !
Ama yok, siz yine VİP’TEN HAYATA DEVAM....
Sizden öncekiler de böyleydi, siz de böyle devam edin. Bunu biz kendimiz yapıyoruz, kendimize, sizin bir sucunuz yok aslında...Biz bile bile, o yasaları çıkaran sizlere ,alkış tutuyoruz, önümüzü ilikleyip işimizi gördürmek için, her türlü taklayı atıyoruz.
Ve halbuki, sizin bize bu taklaları atmanız ve sizi tekrar seçelim diye neredeyse her talebimizle ciddiyetle ilgilenip nihayetinde bizleri bilgilendirmeniz gerekir. Ama yok biz alışmışız ille de , hem elimizle seçeceğiz, hem de elimizle AYRICALIKLAR verip, krallar gibi bolluk ve varlık içinde yaşamanızı sağlayacağız. Biz buna alışmışız. İflah olmayız, modern ve gelişmiş medeni demokratik ülkelerdeki gibi olursa bizi bozar, biz ona değil buna alışığız.
Bakın son bir kere söyleyeyim, 1,2 milyar liraya maledilen ve saçma salak ihmallerin ve yetersizliklerin olduğu havaalanımız, acilen;
MİLLETVEKiLLERİMİZİN TALEBİYLE VE BASKISIYLA, BAKANLIĞIN EL ATMASINI bekliyor.. !
Milletvekilleri ilgilenir ilgilenmez onu bilemem...
Amaaaa..
Ben, bu havaalanındaki garabetler düzeltilip, Kayserililer’e layık bir yere dönüşene kadar da, bu rezillikleri her daim gündeme getireceğim, zaten yakında yetersiz ve güvenliği tehlikede olan bir havaalanı olarak, ulusal medyanın haber gündemlerinde de yer alacak, o zaman mecburen el atacaksınız...
Benden söylemesi...
Yazmayayım diyordum ama, yahu en basitinden, Kayseri Havaalanı’nda, Atatürk ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın boy boy afişlerini ilan reklam afişleriyle beraber dünyaya sergileme, reklam panosu gibi gösterme, düşüncesizliğini bile yapmışsınız..
Daha ne diyeyim... !
Gidin bakın !