MİLLETVEKİLİNE, PALANCIOĞLU’NUN SÖZLERİNİ SORDUM
CEVABI : “SES GELMİYOR TÜNELE GİRDİM”
Dünden beri telefonuma Palancıoğlu’nun yaptığı bir konuşmanın kısa kesiti gönderiliyor. Yorumlar yapılıyor.
Ben ne yapacaksam!
İki seferdir çok istemesine rağmen, Erdoğan’ın bir türlü Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan adayı olarak Palancıoğlu’nu göstermemesi sonrası, şehirde yapılan yorumlar Palancıoğlu’nu kızdırmış. Öyle kızdırmış ki, hiç de söylenmeyecek zamanda ve zeminde, baştan sona doğru olsa bile, zaman ve üslup açısından hatalarla dolu bir açıklama yapıvermiş...!
Yapmasa iyiymiş de ...!
Sözlerine şu ana kadar ısrarla, çok yorum yapmadım.
Bana niye yorum yapmıyorsun diyenlere de, "kardeşim iki dönem üst üste büyükşehir adayı göstermeyen ben miyim, değilim. Kim? Recep Tayyib Erdoğan . Gidin ona sorun veya sosyal medyadan bana değil, Sayın Erdoğan”a gönderin. Palancıoğlu ne demek istedi diye sorun Sayın Cumhurbaşkanı’mıza.
Hatta, beş sene, on sene ve hatta onbeş sene öncesinden isyan edercesine, şimdiden Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan adaylığını açıklamak ne demek diye de, sorun bir zahmet. Ama bana değil Sayın Erdoğan’a. Ve şunu da ilave edebilirsiniz, geçen dönem adaylığını 2 ay önce açıklayan Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Çelik’e ne olmuştu?
Palancıoğlu diyor ki, Doçentliği bakkaldan satın almamış, Amerika’da doktora yaptıktan sonra almış ve şehircilikte de "her kim" gelirse, en iyi dersi Palancıoğlu verirmiş.
İyi de bana ne?
Bize ne, millete ne?
Niye bu insanları rahatsız eden cümleler kullanılır bilemem!
Kimsenin ne akademisyenliğine, ne başkanlığındaki başarısına, ne de bu konudaki mesleki bilgeliğine birşey dediği yok ki zaten.
Durup dururken, başarılı olmak için akademisyen olmak gerekiyor gibi bir izlenimi vermek de neyin nesi onu da anlamadım.
Şehircilikte akademik kariyer yapan iyi belediye başkanlığı yapar diye kural veya teamül olsa, şu anda 81 tane profesörün Belediye Başkanı olması gerekirdi. Ama beri yandan, en başarısız İstanbul Belediye Başkanı kimdi diye sorsanız, Prof. Dr. Nurettin Sözen derim. Yani her akademisyen de herşeyi iyi bilir ve yapar olmuyor doğal olarak.
Ama şunu merak ettim, şimdi bak!
Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptı...
Mehmet Özhaseki defalarca Melikgazi ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptı.
Memduh Büyükkılıç da defalarca Melikgazi ve Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptı ve yapacak..
Ve Kayseri’deki ilçelerde tekrar aday gösterilen başkanlar da yıllardır başkanlıklarını başarıyla sürdürüyor.
Amaaa...
Bunların hiçbirinin, Amerika’da doktorası yok, hele ki, şehircilik adına, doçentlik vb. akademik unvanı hiç yok.
E ne olacak şimdi?
Ben, Başkan Palancıoğlu’nun bu sözleri ile ilgili geniş bir yorum yazısı yazacaktım ama yazmadan önce kendisine sordum. (önce Basın Müdürü aracılığıyla, sonra telefondan mesajla) "Başkanım bu sözleriniz çok tartışılacak ve başka yerlere de çekilir, ne demek istediğinizi tam olarak anlatmak ister misiniz, bu konuda bir röportaj yapabilir miyiz" dedim. Mesajıma değil ama, Allah var, Basın Müdürü vasıtasıyla talebime cevaben döndü. "Çarşamba günü yapacağım projeler sunumuma kadar doluyum"
Elbette bu yanıtına saygı duyduğumu ve teşekkür ettiğimi ilettim, Basın Müdürü Oktay Durukan bey vasıtasıyla.
Dolayısıyla, herkesin ucundan tutup sündürüp bir yerlere çektiği sözler üzerine, çok da ahkam kesmek ve niyet okumak istemiyorum.
Özeti bu.
Hala, Palancıoğlu ne demek istedi diye merak eden varsa, iki satır Cumhurbaşkanı Erdoğan’a mesaj atıversin, aday yapan da, yapmayan da, son noktada Sayın Cumhurbaşkanı’mız zira...
Bu arada acaba Palancıoğlu’nun bu çarpıcı sözleri üzerine;
Ak Parti İl Başkanımız Fatih Üzüm bey ne düşünür, mesela aradığınızda Kayseri’de bulabildiğimiz milletvekilimiz Şaban Çopuroğlu, bir yorum yapmak ister mi?
Ha keza, diğer milletvekillerimize ve Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç’a da sordum. Nasıl değerlendiriyorsunuz diye?
Hepsi kendince değerlendirdi ya da yorum yapmadı.
Ama en esprili kaçamak yanıtı Çopuroğlu verdi.
Ne mi dedi?
İşte Çopuroğlu’nun telefondaki yanıtı ; "aloo ilter bey.. aloo sesiniz gelmiyor, ben tünele giriyorum şu anda, alooo .. bak ya ilter beyin sesi gitti ..."
Ben sevdim bu yanıtı ! 15 Temmuz gecesi de pekçok siyasetçi, olaylar hükumetin lehine dönüne kadar, tünelde kaldığı iddia edilmişti , hatırladınız mı?
Bu tünele girme 15 Temmuz’dan kalma bir alışkanlık herhalde.
Sıkışan tünele giriyor.
Ey Tünel, sen nelere kadirsin!
:-)