Kayserispor’un son aylarda yaşadığı mali kriz, sadece sportif bir mesele değil, aynı zamanda vicdanla makam, samimiyetle hesap kitap arasındaki o ince çizginin ne denli değerli olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Bu süreçte öne çıkan iki isim vardı: biri sessiz bir imzayla geri çekilmeye çalışan Gökhan Çetinsaya, diğeri ise yüksek sesle “Bu kentin değerleri sahipsiz değildir” diyen MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy.
Gerçek Bir Kayserispor Sevdalısı
Baki Ersoy, belki de uzun zamandır Kayserispor için siyaseten en net ve kararlı duruşu sergileyen isim oldu. Ne diplomatik kelimelere sığındı, ne de topu taca attı. Çetinsaya’nın noter aracılığıyla kulüpten adını silmeye çalıştığı o günlerde, “Herkes bilsin ki bu saatten sonra yapılan her hukuksuzluğun peşine düşeceğim” diyerek sadece bir açıklama yapmadı; kamu vicdanının sözcülüğünü üstlendi.
Bu çıkış, yalnızca sosyal medyada yankı bulmakla kalmadı. Kayseri’de çarşıda, pazarda, tribünde konuşulan konunun yönünü değiştirdi. Neticesinde ne oldu? Gökhan Çetinsaya, noter hamlesiyle oluşan infiali dindirebilmek adına Kayserispor’un 60 milyon TL’lik vergi borcunu ödedi.
“Ben Yokum” Diyen Sonra Ödedi – Bu da Bir Gerçektir
Gökhan Çetinsaya’nın Kayserispor yönetimindeki konumunu reddederek kendini sorumluluktan sıyırmaya çalışması, sadece hukuki bir mesele değildir. Bu, aynı zamanda Kayserispor camiasıyla arasına mesafe koyma çabasıdır. Ne var ki kamuoyunun tepkisi ve Baki Ersoy’un kararlı dili bu girişimi boşa çıkarmıştır.
Borç ödendi, evet. Bu Kayserispor için kısa vadede hayatiydi. Ancak yine de sorulması gereken bir soru var: “Bu borç, sessiz sedasız geçiştirilen noter evraklarıyla mı ödenecekti, yoksa dik duran bir iradenin baskısıyla mı?” Cevap ortada.
Şimdi Sıra Duruşu Tamamlamakta
Bugün geldiğimiz noktada Gökhan Çetinsaya’nın vergi mahkemesinde açtığı davayı da geri çekmesi, kendisi için belki de en doğru adım olacaktır. Zira “Ben sorumlu değilim ama borcu ödedim” ikilemi, ne kamu vicdanını tatmin eder ne de Kayserispor’a katkı sağlar.
Ersoy’un Sözleri, Bir Kentin Yüzünü Temsil Etti
Baki Ersoy’un bu süreçteki tavrı, bir milletvekilinden öte, Kayseri halkının iradesini yansıtan bir duruştu. Siyasetin ötesinde, bir Kayserili, bir taraftar, bir gönül insanı olarak bu meseleye sahip çıktı. Kimseyle kişisel hesaplaşmaya girmedi, ama memleketinin değerlerine leke sürülmesine de izin vermedi.
Kısacası, Baki Ersoy’un dik duruşu olmasaydı bugün bu borç ödenir miydi, Kayserispor bu nefesi alabilir miydi, sorusu hâlâ cevapsız kalırdı. Kayseri halkı bu farkı gördü, takdir etti.
Bu şehir, vefayı unutmaz. Tıpkı sessizce kaçmaya çalışanı da, göğsünü siper edeni de unutmadığı gibi.
Kalın Sağlıcakla...
Yorumlar
Kalan Karakter: