Her sabah uyanınca ilk yaptığın şey ne? Cevabı hepimiz biliyoruz: Telefonu eline alıp son dakika haberlerine bakmak. Deprem olmuş mu, zam gelmiş mi, bir yerlerde yangın çıkmış mı, Kayseri’de ne olmuş, Ankara’da kim ne demiş… Hepsini ilk bizden öğreniyorsun. İnternet haber sitelerinden!
Ama sonra ne oluyor? Ne yazık ki hiçbir şey! Çünkü haberi bizden alıyorsun ama destek her zaman başkasına gidiyor.
Yeter artık! Bu ülkenin gerçeği, internet haberciliği. Gazete bayilerinin azaldığı, televizyonun diziyle yarıştığı bir dönemde haberin gerçek adresi dijital. Ama hâlâ reklam verenler, kamu kurumları, yerel yönetimler; gözlerini dijitale değil, tanıdık yüzlere çeviriyor.
Kayseri’den örnek verelim. Burada yıllardır gece-gündüz emek veren internet haber siteleri var. Doğrulanmış haber veren, dedikoduya bulaşmayan, halkın derdini manşete taşıyan onlarca bağımsız site… Hepsi adeta kendi yağıyla kavrulmaya çalışıyor.
Ama destek mi? O sadece belli başlı gruplara, eşe-dosta, “sessiz kalana” gidiyor. Çünkü bağımsız olanın değeri yok bu düzende. Çünkü kimse eleştirilmek istemiyor, kimse sorgulanmak istemiyor. Ama haber öyle olmaz! Gazetecilik yandaşlıkla değil, cesaretle yapılır.
Şunu herkes bilsin:
Bugün bu şehirde ve bu ülkede milyonlarca insanın ilk bilgi kaynağı internet haber siteleridir. Biz olmasak halk karanlıkta kalır. Ama biz konuştuğumuz için destekten mahrumuz. Dürüst olduğumuz için dışlanıyoruz.
Kamu kurumlarına, yerel yönetimlere, büyük markalara, reklam ajanslarına sesleniyoruz:
Haberini bizden alıp, reklamı başka yere verirseniz bu düzen yıkılır. Desteklemiyorsanız bile bari emeğe saygı duyun! Çünkü yarın “doğru haber nerede” diye baktığınızda bulamayabilirsiniz.
Gerçek habercilik sustukça, bu şehir susar. Türkiye susar. Ama biz susmayacağız. Çünkü işimiz, boyun eğmek değil; halkı bilgilendirmek!
Yorumlar
Kalan Karakter: