Susayım Susayım Diyorum Ama…

Uzun süredir susuyorum. Görüyorum, duyuyorum ama susuyorum. Fakat belli ki bu suskunluk bazılarına cesaret veriyor. Herkes haddini, sınırını bilmeli. Kimsenin neyi haber yaptığım, kimi yazdığım ya da kimi yazmadığım konusunda bana ayar verme hakkı yok. Bu işin raconu bellidir: gazetecilik yapılır, dedikodu değil.

Gastepress.com olarak bugüne kadar kim doğruysa doğrusunu, kim yanlışsa yanlışını yazdık. Benim için doğru olan sizin için olmayabilir, buna da saygım sonsuz. Ama kimsenin gazetecilik anlayışımıza laf etmesine, hele ki arkamdan konuşup sonra çıkıp mertlikten bahsetmesine tahammülüm yok.

Şunu da herkes bilsin: hiçbir zaman kimsenin adamı olmadım. Kimin haberini yapacağıma da, yapmayacağıma da ben karar veririm. Bugün birinin haberini yaparım, yarın eleştiririm. Bu mesleğin doğasında bu var. Ama siz kalkıp da “her gün şu haber yapılıyor, bu adamın tarafı mı” demeye başlarsanız, o zaman iş başka yerlere gider. Kimden bahsettiğinizi anlamayacak kadar çocuk değilim… Keşke o dediğiniz adam kadar adam olabilseniz!

Ben bazı kurumlarda dönen dolapları, hakkı yenilen çiftçiyi, sanayiciyi yazarken siz neredeydiniz? Çiftçinin sesi olurken, kapalı kapılar ardında dönen işleri gün yüzüne çıkarırken neredeydiniz? Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı, “Gazetecilerin içinde nemalananlar var; bizden nemalanmayanlar bizi yazıyor” dediğinde hepiniz sustunuz. İşinize gelmeyince susan sizler, şimdi kalkmış ahkâm kesiyorsunuz!

Yüzüme konuşma cesareti olmayanların, arkamdan laf üretmesi beni bağlamaz ama sınır aşıldığında da susmam. Buyurun telefonum 24 saat açık. Gelin çayımı için, söyleyeceğiniz ne varsa yüzüme söyleyin. Ama kapalı kapılar ardında, sahte kahramanlıklarla algı yaratmaya kalkarsanız, inanın altında kalırsınız.

Ben kimseden habercilik dersi almadım, almam da. Kimsenin yaptığı habere karışmadım, kendi haberime de karıştırtmam. Bu kadar açık, bu kadar net.

Susayım diyorum ama birileri bir yerlerin arkasına saklanarak konuşmaya devam ediyor. O zaman ben de konuşmaya başlarsam, kusura bakmayın ama o ağırlığın altından kalkamazsınız.

Kimseye eyvallahımız olmadı, olmayacak da. Yolumuz da duruşumuz da belli.

Kalın sağlıcakla.